Yusuf Tunaoğlu... Yusuf Şimşek'in babasının, oğluna adını verdiği Beşiktaş'ın alt yapısından yetişen efsane futbolcusu... Seyrine doyulmayan bir "futbol sanatçısı" ydı! Abartmıyorum, iki ayağı da birbirinden hünerliydi. Topa, yalnız iki ayağıyla değil, vücudunun her bölgesiyle hükmeder, yön verirdi. Süper zekiydi... Topla çabuk, kıvrak, süratliydi. Gol de atar, pozisyonlar üretir, oyunu yönlendirirdi... Etrafını saran dört rakibinin arasından, izleyen gözlerin anlayamadığı çalımlarla sıyrılıp, kaçardı. Bu kadar mı? Elbette hayır! O Yusuf'u anlatmak için, bu köşe değil, bu sayfanın tümü yetmez! Şunu söylerim hep; rahmetli, Avrupa'nın Pele'siydi ama o "Türk Pele"sini Avrupalı izleyemedi, tanıyamadı ne yazık ki... Bir zamanlar Avrupa'da fırtına estiren Anderlecht (Belçika) istedi. Gitseydi, büyüleyen futboluyla Avrupa'yı ayağa kaldırırdı. Ama o, Beşiktaş'ı ve İstanbul'u bırakmak istemedi.
Sınırsız destek şart Yusuf'un, futbol büyüsünü yaşayan Beşiktaşlılar, şimdilerde Şimşek'in siyah-beyazlı takıma sağlayacağı yararın merakı içindeler. Şimşek'in darılmayacağını umarak, diyorum ki Yusuf'ların rahmetli olanı, yaşayanından en az iki kat daha yetenekli ve hünerliydi! Ancak aradaki hüner ve yetenek farkı ne denli olursa olsun özellikle taraftar, Yusuf Şimşek'e sınırsız destek ve sabırlı olmalı, ona inanmalı. Yusuf Şimşek'in Denizlispor karşısındaki, 73 dakikalık ilk sınavının heyecanı ve fizik kondisyon eksikliğinden, klasına yakışmayan pas hataları yaptı. Ancak bu büyük yıldız Beşiktaş'ı şampiyonluk yolunda hedefe taşıyacak yetenek ve deneyime sahiptir. Kartal'ın şampiyonluk yolunda rakiplerinden çok, kırmızı kart görmeyi alışkanlık haline getiren "sorumsuz" futbolcuları ve taraftarın küfürleri kesecektir...