Bir kez daha anladınız mı, FIFA ile UEFA'nın, Dünya ve Avrupa Şampiyonaları'nda bir tek Türk hakemine neden görev vermediğini? Elbette vermez! Alenen elle (Fenerbahçeli Anelka ve Önder Turacı) atılan gollerde santrayı gösteren, Servet'in, Rüştü'nün eliyle müdahale ettiği topu şutlayarak, kaleye gönderişine "faul" yerine "gol" kararı veren, Delgado'nun masumane diyaloğuna hoşgörü yerine kırmızı kart gösteren Türk hakeminin büyük organizasyonlarda işi olamaz! Bir kez daha görüldü ki 4 yıl önceden Cem Papila ile başlayan fahiş hakem hatalarıyla önü kesilen Beşiktaş, çifte standartlı bu hakemler ve federasyonlar temizlenmedikçe şampiyon olamayacak! Ve girelim Beşiktaş'ın iç dünyasına; puan çizelgesindeki bu görünüm, Mustafa Denizli'nin zengin kariyerine, Beşiktaş'ın büyüklüğüne yakışmıyor! Teslim aldığı Beşiktaş'a, 10 haftada 14 puan kazandırabilen Denizli'nin yanlışları kadar, çoğu futbolcunun kendilerine inanıp, güvenen hocalarını hayal kırıklığına uğratan başarısızlıkları da 16 puanın yitirilmesine neden oldu. Şu gerçeğin altı çizilmeli; özellikle Sivok ile Delgado'nun alternatifleri olsaydı kayıp bu denli artmazdı! Ocakta bu iki futbolcuya kaliteli alternatif bulunmazsa, ikinci yarıda kayıplar çorap söküğü gibi gider! Oysa ikinci yarının başlayacağı 17'nci haftada Beşiktaş'ı önemli avantaj bekliyor!
Ya hesap tutmazsa Lider Trabzonspor, Kadıköy'de Fenerbahçe ile oynarken, zirve yarışındaki öteki rakipleri Sivasspor ile Galatasaray, 4 Eylül Stadı'nda kapışacak; Ankaraspor ise sahasında, zor durumdaki Konyaspor'la mücadele edecek. Sahasında ağırlayacağı Denizlispor'u yenmesi durumunda, tepedeki rakiplerinin birbirlerine karşı verecekleri kayıplar, Beşiktaş'ın zirve yarışındaki yolunu açacaktır. Mustafa Denizli'nin yarıştan kopmayacaklarını ısrarla söylemesinin bir nedeni; 17'nci haftada gerçekleşecek bu hesap olsa gerek. İyi güzel de kurt hoca acaba hesaplarına hakem engellerini de dahil etti mi?..