Futbolda bir takımın başarısını birinci derecede belirleyen bölge, orta alandır. Bu bölgenin performansı, savunma ve forvetin dolayısıyla takımın başarısında önemli etkendir. Beşiktaş'ın oyun yapısı, orta alanda fiziği güçlü, tekniği üst düzeyde akıllı futbolcuların olmasını gerektirir. Bu özellikleri taşıyan Sergen, Giunti ve Tayfur'dan sonra Beşiktaş, orta alandaki etkinliğini kaybetti. Gönül bağını koparmış Cisse'nin "yalan rüzgarı", Delgado'nun, liderlikten ve sorumluluktan uzak oyunları, liderlikten altıncılığa düşülmesinin başta gelen nedenleri oldu. Cisse'nin, gönderilecekler arasında bulunması sürpriz değil, şampiyonluk iddiasını her söyleminde dile getiren Mustafa Denizli'nin doğru düşüncesidir. Cisse, hayal kırıklığından öte "Seric, Gordon Schildenfeld'in yanında Maradona'dır" diyen Sinan Engin'in, patlayan transfer balonudur. Bu kalitesizlerle yola devam edilemezdi! Deneyimine güvendiği için, iddialı biçimde "gerçek Beşiktaş'ı 26-27'nci haftalarda göreceksiniz" diyen Denizli'nin önemli şans ve avantajı; bir zamanlar ünlü "içimizdeki İrlandalılar" diye adlandırdığı karşıt kişi ve grupların, "şimdilik" şimdilik seslerinin çıkmaması...
Fatura yönetime! 17'nci haftadan itibaren ilk beş maçta kazanılacak 15 puan ve de birbiriyle oynayacak zirvedeki rakiplerinin verecekleri kayıplar, rüzgarı yeniden kurt hocanın arkasına çevirecektir! Bu olasılık gerçekleşir mi? Eğer değişken sistem ile taşları yerine oturtursa hesap ve beklentileri gerçekleşir! Bu gerçekleşmede Denizli ve takımın performansı kadar yönetimin desteğinde içtenlikli durması, futbolcuları parasal sorunlarla uğraştırmaması gerekir! Aksi halde fatura sistem ve uygulayıcılarından çok, yönetime çıkar! Sağlıklı, mutlu, başarılı nice yıllara...