Hafta içindeki perde arkası gelişmeler nedeniyle tansiyonu yükselen maçta çıkarılan gürültüye, patırtıya hiç de uymayan pasif bir futbol sergilendi. 1. dakikada Deivid ile yakaladığı pozisyonun dışında Fenerbahçe'nin gol adına hiçbir çabası yoktu. Ankaragücü ise cılız da olsa pozisyon üstünlüğü olan taraftı. Jaba, Gökhan ve Murat Erdoğan, istatistiklere 'pozitif katkı koyanlar' olarak geçtiler. Fener'e gelerek kendi hayat sigortasını garantiye alan Josico, Ankara'da çalışan bir memur gibi hata yaparım korkusu içinde günlerini risk üstlenmeden geçiriyor. Güiza kardeşim, lütfen bir şeyler yapmaya çalışma. Artık yap! Yalnız kalıyorsun, anlıyorum ama sen de bizi anla ve yakaladığın pozisyonlarda golle buluşmayı becer. Yoksa, o meşhur okunu kendine atacaksın. Asansör inişi olmasın Fenerbahçe ikinci yarıda Ankaragücü karşısında adeta bir seyirci gibiydi. Kulübeden gelen yedekler de hiç varlık göstermediler. Rakibi ısırmayı bıraktık, yanına bile yaklaşamadılar. Son dört maçta yükseliş belirtileri gördüğümüz Fener'de yeniden durağan pozisyona girilmiş görüntüler var. Bunun arkası tekrar asansör inişi olmasın da... Çünkü hem Avrupa'da, hem de Süper Lig'de zorlu maçlar serisi var. Aragones de hâlâ iyi futbol için 1.5 yıl süre istiyor! Bize sabır ver ya Rabbim... Bu fırtınalı atmosferde Fırat Aydınus'un etkilenmeyerek, oyunu iyi niyetle yönetmesine futbol adına teşekkür ediyorum. Ankara takımının penaltı beklediği pozisyonu da bence iyi süzdü.