Biliyorum birçok kişi 'nereden çıktı bu Avusturya maçı' diye merak ediyor. Hemen söyliyelim, hatır-gönül hikayesi. Yoksa, Avusturya'yı İspanya yerine koyduğumuzdan falan değil. Avusturya'nın İspanya ayarında olmadığı kesin ama Terim'in ısrarla belirttiği gibi yıllar önce rahatlıkla yendiğimiz Avusturya da değil. Şimdi diyeceksiniz ki, kendi evlerindeki EURO 2008'de ne yaptılar? Belki hiçbir şey yapmadılar ama aynen dün gece bize yaptıkları gibi güçlü rakiplere karşı çok iyi mücadele ettiler. Almanya ve Hırvatistan'a tek golle yenilirken, Polonya ile 1-1 berabere kaldılar. O gruptan bir çeyrek finalist, bir de finalist çıktığını düşünürsek sonuçları değerlendirmemiz çok daha kolay olur sanırım. Yeniden yapılanan bir Avusturya var artık. Bunun en somut örneğini dün ilk yarım saatte gördük. Nefes alamadık. Ayağından top alınmaz diye bildiğimiz Mehmet Yıldız top göremedi. Aurelio ilk golümüzü atana kadar Avusturya kalesine yüzünü dönme şansı bile bulamadı. Gökhan Gönül ve Sabri'nin uyuduğu pozisyonda Hölzl'ün kafasından golü de yiyince şaşkınlığımız bir kat daha arttı. Mehmet Aurelio'nun golü gelinceye kadar bu manzara böyle devam etti.
Hırvatları ağlatmıştık İşte o gol onlara, "Ernst Happel Stadı'nda, Hırvatistan'ı ağlatan" Türkiye ile oynadıklarını hatırlattı. Evet tıpkı Avusturya gibi bizim kadromuz da EURO 2008'den farklıydı ama yürek aynı yürekti. Golle birlikte ev sahibinin cesareti kırılırken bizimkiler oynamaya başladı. Artık Ayhan ve Aurelio çok daha rahat top gezdirirken, Sabri ve Gökhan Gönül sağdan, Kazım da soldan bindirdi. Çalışılmış bir duran top organizasyonu sonucu Zan indirip Tuncay çakınca özgüvenimiz de geri geldi. Terim ilk yarıda çok yalnız kalan Mehmet Yıldız'ın (Bazıları Avrupa'da oynar mı diye soruyor ben Sivas'tan başka yerde oynamaz diyorum) yerine Halil'i oyuna alınca ikinci yarı başka oynadık. Ardından Tuncay coştu, onlar adına gecenin yıldızı olan Hölzl de karşılık verdi. Sonuç olarak Tuncay'ın patladığı geceyi zaferle tamamladık. Not: Tuncay'ın bir gün patlama yapmasını hepimiz bekliyorduk. Bu patlamanın bir özel maça denk gelmesi büyük şanssızlık.