Son şampiyon ile Türkiye Kupası'nın son sahibinin maçı 5 dakikalık protesto ile başladı. Taraftar haklı, kimse gücenmesin. Yıllar sonra para basıp son yılların en alternatifli kadrosunu kuruyorsun ama o kadroyu oynatacak, ruh verecek onu koşturacak kişinin tercihinde özenli davranmayınca önce Şampiyonlar Ligi'ne veda ediyorsun ardından da ligde ve kupada mehter marşı sistemi bir ileri iki geri yol alıyorsun yani aslında yerinde sayıyorsun. Bu arada iki maçta bir 4 gol yiyerek de sıradan takım hüviyetine bürünüyorsun. Bu takım her anlamda layıkıyla yönetilseydi bugün hem Şampiyonlar Ligi'nde havasını atıyor hem de ligin zirvesinde en az 10 puan farkla keyif çatıyordu. Galatasaray'a kimsenin bunları yaşatmaya hakkı yok. Sorumlu kimse ortaya çıkmalı. Futbolcuysa futbolcu, yöneticiyse yönetici teknik adamsa teknik adam. Bana göre bu takımı ayağa kaldıracak olan taraftarıdır. Taraftar yeri gelince tepki verecek yeri gelince destek. Rahmetli Alpaslan Dikmen ruhu taşıyan G.Saray taraftarı bunu inanılmaz güzel yapıyor.
Hannibal Servet Neyse geçelim maça. G.Saray'ın rotasyonlu kadrosu tek devrelik futbolu tercih etti. Volkan, Mehmet Topal ve Ferdi takımın yeni isimleriydi. Servet özel maske ile sanki Hannibal filminin korkunç kahramanı gibiydi. Bu takım eğer bir gün önce elmacık kemiğinden ameliyat olan Servet'i dinlendirme lüksüne sahip değilse yazıklar olsun diyorum. Ama o Servet'e yine helal olsun. Fenerbahçe maçında inanılmaz eleştirildi o gün sahada en çok koşan en çok çalışan tabii ki en çok hata yapan da oydu. Aynı Servet dün gece de yüzündeki maskeye ve görünen acısına rağmen sahanın en çalışkanıydı. İlk yarıda Kayseri'den Aghahowa ile G.Saray'dan Baros'un kaçırdığı goller komikti. İkinci yarıda Arda ve Ümit'in girmesi görüntüyü değiştirdi. G.Saray, Kayseri kalesine daha bilinçli ve daha etkili indi. Aydın'ın golüyle de güldü.