Antrenörü yok - Skibbe, Kayserispor maçında Galatasaray'ın antrenörünün olmadığını resmen kanıtladı. Oyuna hiçbir müdahalede bulunmadı
- Gol atamayınca takımla bir tek idmana dahi çıkmamış Milan Baros'u oyuna sokacak kadar çıldırıyorsan Ümit mi oyundan çıkarırsın?...
- Ümit'i, Milan Baros'u Türk halkına dünyanın en büyük transferi olarak sunanlar bitirdi. Kimse kimseyi kandırmasın. Milan Baros da kim oluyor!
Galatasaray, Steaua Bükreş'e yenilerek sürpriz bir şekilde Şampiyonlar Lig'ne veda etti. Başkan Polat, "Yarımız kadar olmayan bir takıma elendik" diyerek camiadan özür diledi. Bu duruma nasıl gelindi? Galatasaray'da antrenör yok. Seyrediyor adam.
Galatasaray'ın antrenörü yok. Hastalık bu!.. Galatasaray'ın antrenörünün olmadığını Skibbe, Kayserispor maçında resmen kanıtladı. Antrenör nedir? 'Takımı iyi hazırlamadı, kondisyonu iyi mi, sakatları az mı çoktu, sahaya çıkardığı 11 kişi doğru mu, yanlış mı' bunları geçiniz. Bunları ayrı ayrı tartışabiliriz. O Aydın'ı oynatabilir, sen Aydın'ı düşünmeyebilirsin, o Linderoth'u sağ beke koyabilir, senin kafanda başka bir şey olabilir. Bunların hepsi tartışmaya açık. Bu eleştirilerde de gerçek payları var. Ama oturup bunlar tartışılabilir. Tartışılmayacak bir tek şey var; Galatasaray'ın kazanamayacağı açık saçık ortaya çıkmışken Skibbe oyuna müdahale etmedi. 'Antrenör' dediğim şey bu. Galatasaray orada göz göre göre puan kaybetti. Galatasaray açısından 1 puanla, sıfır puan arasında hiçbir fark yok ama Skibbe açısından var. Yenilirse şutlanabilir ama berabere kaldığı sürece kalır. 'Korkak bezirgan; ne kâr eder, ne ziyan.' Fakat mal sahibi gider o ayrı. Gidiyor maç... Bir şey yap işte... Hayır. Ne yapılabilir? Emre Aşık'ı kaleye sokarsın, kaleci De Sanctis'i de santrfor oynatırsın. Mesela... Bunu yapsa alkışlarım. 'Yani adam çaresiz kalmıştı ama maç da gidiyordu, böyle bir şey denedi!' Hiçbir şey denemedi. Hiçbir şey denemeden seyretti maçı. Senin yanında Lincoln gibi bir adam oturuyorsa, böyle bir durumda dahi maça girmesi düşünülmüyorsa o Lincoln'ü niye alıp, Kayseri'ye götürdün kardeşim!.. Niye götürdün!.. 'Sen arkadaş o kadar bozuktun ki takımı öylesine sattın ki seni kadro dışı bıraktım. Kendine gelene kadar seni almam.' 'Alıp götürüyorsan' bu demektir ki sıkıntıya düştüğü anda seni kullanabilir. Kullanmıyorsun, o zaman niye götürdün? SERVET'İ OYUNDAN AL İkinci yarıdaki oyuna müdahalesine bakar mısın? İkinci yarı başladı Tolunay Kafkas'ın 1 puana razı olduğu ortaya çıktı. Bir kişi var ileride, Aghahowa... Bir kişiyi iki stoper, iki ön libero ile bekliyor. Düşünebiliyor musun, koskoca Galatasaray 1 Kayserili futbolcuyu iki stoper, iki ön libero ile bekliyor. Meira, Servet, Ayhan, Mehmet Topal... Senin gol atamayacağın ortaya çıkınca takımla bir tek antrenman dahi yapmamış Milan Baros'u oyuna sürecek kadar çıldırıyorsan; Ümit Karan'ı mı çıkarırsın! Yoksa çift forvete mi dönersin!.. Tek ön libero, hatta tek stopere mi dönersin!.. Kayseri karşısında dökülüyordu Servet... Hayatının en kötü maçlarından birisini oynadı. Kayserispor 3 akın yaptıysa 3'ü Servet'in yüzünden. Servet'i de oyundan çıkararak, 1 stoper, 1 ön libero ile hatta 3-5-2'ye dönüp, Lincoln'ü de oyuna sokarak, saldırır mısın, gelmiyor çünkü Kayseri, yoksa 1 puana razı olup, Ümit Karan'ı çıkarıp Milan Baros'u mu oyuna alırsın? Milan Baros değişikliği göstermelik. Milan Baros'un Ümit Karan'dan fazla bir katkı sağlamayacağını bütün dünya biliyor, 10 yaşında çocuk biliyor. Takımla hiç antrenman yapmayan bir adam Ümit Karan'dan daha faydalı olacak!.. Böyle bir şey var mı?
Aslında bir açıdan da Ümit Karan'ı da bitirmiş oldu. Esasında Ümit Karan'ı, Milan Baros'u alanlar bitirdi. Milan Baros'u Türk halkına, dünyanın en büyük transferi olarak sunanlar bitirdi. Galatasaray bu sene bir tane doğru dürüst transfer yapmadı. Kimse kimseyi kandırmasın. Yalan. Medya da alet oluyor bu oyuna. Milan Baros kim? Çeklerin yedek santrforu... O Çekleri Avrupa Şampiyonası'nda biz eledik. Baros o turnuvada Jan Koller'in yedeğiydi. Şimdi ben sana soruyorum, Bülent kardeşim: Koller mi iyi, Hakan Şükür mü?
Tabii ki Hakan Şükür... Tartışılmaz bile... Sen Hakan Şükür'ü "Ben oynamak istiyorum" diye bas bas bağırırken takımdan defet, arkadan Koller'in yedeğini "Büyük transfer" diye getir ve millete yuttur. Biz bu Çek takımını üstelik eledik. Koller'in yedeğini oynattı, biz de yedik. Meira; Meira, Portekiz'in yedeği... Biz Portekiz'i de elerken, Türk Milli Takımı'nın 2 ana stoperi ve yedeği, Galatasaray'daydı. Servet, Emre Aşık ve Emre Güngör. Portekiz'i eleyen Türk takımının 3 stoperi sendeyken, sen kalkıp Portekiz'in yedek stoperini Türkiye'ye getiriyorsun ve bu büyük transfer oluyor. Böyle bir şey olur mu? Bu transferlere kim karar veriyor; Skibbe'nin haberi var mı?
KOLLER'İN YEDEĞİ Haberi olduğunu pek sanmıyorum... Böyle bir şey olur mu? Dünyanın hangi büyük kulübünde transferleri Adnan Polat, Adnan Sezgin ya da Haldun Üstünel yapar? Manchester United'ın başkanı kim söyle bakalım bana!.. ... "Manchester United" deyince kim geliyor aklına? Bütün transferleri kim yapıyor: Ferguson. Kimin alınacağına, kimin satılacağına kim karar veriyor: Ferguson. Galatasaray'da Skibbe'nin adı yok. 'Haldun Üstünel' diye biri Avrupa'yı dolanıp, Adnan Sezgin ile transfer yapıyor. Ama ben bizim medyamıza şaşıyorum. Bu transferleri, "Büyük transfer" diye yutturuyorlar. Bir tanesi demiyor ki 'Kolleri'in yedeği nasıl alınır?' Milan Baros'un grafiği tepetaklak. Liverpool'a geldiği yıldan itibaren oynadığı takımlar da düşmüş, attığı goller de düşmüş. Geçen sene Portsmouth gibi 5. sınıf bir takımda ancak 12 maç oynayabilmiş. Attığı gol sıfır.
