Kulisler başladı! - Hasan Doğan'ın ölümü her yönüyle erken oldu. Nur içinde yatsın. Daha Hasan beyin cenazesi kalkmadan telefon kulisleri çoktan başlamış!
- Hasan Doğan'ın başkanlığını sağlayanlar Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Aziz Yıldırım ikilisiydi. Aziz bey bu defa Kayserispor başkanını önermiş
- Ben Kayserispor başkanını tanımam, adını dahi bilmem. Ne yazık ki Türkiye'de federasyon başkanlarının kongreden seçimi bir gösteriş
Futbol Federasyonu Başkanımız Hasan Doğan'ın ani ölümü ile hepimiz sarsıldık. Üç ay içinde yeni bir başkan seçilecek. Federasyondaki son durumu nasıl yorumluyor sunuz? Şairin dediği gibi "Her ölüm, erken ölümdür.
" Hem yaş olarak erken Hasan Doğan'ın ölümü, hem de federasyon başkanı olarak çok erken bir ölüm, 143 gün. İnsan böyle erken ölümlerde neler kaybettiğini bilemiyor. Yani yaşasaydı ne yapacaktı? Benim Hasan beyle bir yakınlığım, tanışıklığım yok. Ama kamuoyunun önüne iki defa çıktı. Birincisi şu meşhur İsviçre maçı öncesi ve sonrasındaki olaylardı. Hani İsviçrelilerin hava alanında uçağın körüğünde karşılanmalarından başlayarak belli organizasyon olduğu ve varlığı. Onun arkasındaki kişinin de Hasan Doğan olduğu söylendi. Bu yüzden eleştirdim. İkincisi de Haluk Ulusoy gönderilip yeni bir federasyon başkanının arandığı dönemde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın futbolu ele geçirmek için yaptığı bir siyasal hamlenin içinde olduğunu gördüm, düşündüm ve bu yüzden eleştirdim. Siyasetin futbolu ele geçirme hamlesinde kullandığı santranç taşı olarak gördüğüm içindi. Futbol Federasyonu Başkanı olduğu zaman "Bir oturup konuşalım. Yazılarınızı okuyorum, pek doğruyu yansıtmıyor, doğruları bir de benden dinleyin" demişti. Ben de cevaben dedim ki "Daha yeni federasyon başkanısınız. 'Aynası iştir kişinin' der bizim atalarımız. Şöyle bir iki eyleminizi görelim. Orda bu dediğiniz yönde eylemleri izlersem merak etmeyin ben sizi ararım." Ama pek farklı bir eylem yapmaya da fırsat kalmadan onu kaybettik. Tabii bütün Türkiye onu milli maçtaki şeref tribünündeki eşiyle yarattığı sahneler dolayısıyla hatırlıyor. Yani kısa zamanda bu kadar sempati toplayan bir spor ya da siyaset adamı yok Türkiye'de.
O SAHNE İLE TAHT KURDU Ölüm haberi alındığında Çeşme'de Sheraton Oteli'ndeydim. Orada her yerden gelmiş, her çeşitte insan var. Şöyle bir kulak misafiri oldum, herkes o sahneyi hatırlıyor; "Hani o karısıyla kucaklaşan adam değil mi?" O sahne ile gerçekten milyonların yüreğinde yer etmiş bir adamdı. Nur içinde yatsın. Yeni federasyonun kurallar gereği 3 ay içinde seçilmesi lazım. Bana Çeşme'de ulaşan duyumlar var. Hasan beyin cenazesi kalkmadan, federasyon başkanlığı için bir takım telefon kulisleri başlamış. Hasan beyin başkanlığını sağlayanlar Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım ikilisiydi. Aziz bey bu defa Kayserispor başkanını önermiş federasyon başkanlığına. Ben Kayserispor başkanını tanımam, adını da bilmem. Şu anda adını dahi söyleyemiyorum. Kayserispor başkanı diye söylüyorum. Bana anlatılanlar işte Kayseri belediye başkanının AKP'li başkanın çok iyi adamıymış. O yüzden işte! Tabii orda durumlar biraz karışık. Dedikodu da olabilir bunlar, neden? Çünkü Kayseri, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün memleketi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın arasındaki sıcaklığın ölçüsünü Bursa'daki sağır sultan bile biliyor. Yani Başbakan Erdoğan, Gül'e yakın birisini federasyonun başına getirir mi bilemiyorum. Ama dediğime dikkat et. Getirir mi? Çünkü ne yazık ki Türkiye'de federasyon başkanlarının artık kongreden seçilmeleri bir gösterişten ibaret. Nasıl ki Türkiye'deki iktidar milletvekillerini halk değil de AKP lideri tek başına seçiyorsa bu defa da Recep Tayyip Erdoğan ve Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte hareket eden Aziz Yıldırım'ın gösterdikleri başkan olacak. Kayseri başkanı, Abdullah Gül dezavantajını aşabilirse, bilemiyorum. Hele bir ortalık yatışsın daha güvenilir kaynaklardan daha iyi haberler alabiliriz. Bu sadece Çeşme'de bana ulaşan bir ilk.
BENCE ŞENES ERZİK AMA... Sizce Türkiye'ye faydalı olabilecek bir federasyon başkanı olarak düşündüğünüz bir isim var mı? Türkiye'de şu dönemde federasyon başkanı olacak bir kişi var; Şenes Erzik ama Şenes bey kendince çok haklı sebeplerle bu siyasetle bu kadar iç içe girmiş bir futbolun başında olmanın UEFA'daki konumuna zararlı olacağını düşünüyor. Ben de kendisine ısrar ediyorum, çok yakın dostumdur. Ama federasyon, yasalar, UEFA ilişkileri, federasyonun FIFA ile ilişkileri! İşler karışık biraz. Böyle ortamlarda sayın Şenes Erzik'e şiddetle ihtiyaç var ama!