Crusiat Ligament,Skibbe'yi G.Saray'ın başına getirdi KİM derdi ki, diz ekleminin en büyük 4 bağından biri olan ve kaval kemiği ile uyluk kemiğini birbirine bağlayan Crusiat Ligament (bağ) G.Saray'ın bu seneki umutlarının başına gelecek adamı belirleyecek! Daha 22 yaşında idi genç Skibbe, 14 maç oynamıştı Bundesliga'da takımı Schalke için. Ama 'crusiat' bağı tam 3 kez yırtılınca bırakmak zorunda kaldı futbolu. Genç yaşında yaptığı Schalke genç takımı hocalığının ardından, 32 yaşında Bundesliga'nın en genç koçu olarak Dortmund'un başına geçti. Ama 1.5 yıldan sonra, Alman arkadaşlarımın yorumuna göre işten atılmasa da daha küçük bir pozisyona, genç takımın koordinatörlüğüne indirildi.
Bu görevden ayrılması ise diploması olmadığı için milli takım teknik direktörlüğü yapamayan Woller'in yanına resmi diploması nedeniyle BAŞ KOÇ olarak atanması ile oldu. Ama kararları veren Woller'di ve 2004 şampiyonasında Alman Milli Takımı ilk turda elenince buradan da istifa etti. 2004 ve 2005 arası yaklaşık 9 ay Alman Federasyonu'nda genç takımlar direktörlüğü yaptıktan sonra ise Leverkusen'in başına geldi ve Almanlara göre 2007-2008 sezonunda pek de başarılı olamadı. Peki teknik olarak nasıl bir koç Skibbe? Onu da anlatalım: 1- Geçen sezon takımı Leverkusen en az gol yiyen 4. ekipti. Yani Servet gibi iyi bir kozla yi savunma yaptıracak sarı- kırmızılılara. 2- Ama maçlarının yüzde 62'si ÜST bitti. Özellikle deplasmanlarda atan ve yiyen bir takım yarattı, 17 maçın 12'si üst bitti. Deplasman maçlarında sürpriz golcüler çıkaracak takım. Örneğin Ayhan'ı bambaşka bir deplasman oyuncusu kimliği ile görürseniz hiç şaşırmayın bu sezon. 3- Takımını tek forvetli oynatmayı seviyor. Bu nedenle G.Saraylılar tek santrforla oynamaya şimdiden alışsınlar. Leverkusen, 34 maçın 32'sinde 4-2-3-1 oynadı. Sadece Schalke ve Bochum maçlarında Gekas ve Kiesling'i hücumda 2'li kullandı. Bu kadroda santrfor arkası, Sabri sağ, Arda sol ve eğer teşrif ederse Lincoln 3'lünün ortası formülünü bence çok sevecektir. Tabii Sabri ve Arda'yı EURO 2008 sonrası bulabilirse. 4- Oyuncuların yeri ile oynamayı çok sever. Örneğin hücumdaki adamın arkasındaki 3'lü de solda oynattığı Barnetta'yı, 4-1 kazandıkları Nurnberg maçında 2 ön liberodan biri olarak kullanmıştı. Ya da Schalke'yi 1-0 yendikleri maçta önde tek santrfor kullandığı Kiesling, 1 hafta sonra aynı pozisyonda Bochum deplasmanında başarılı olamayınca hemen 1 hafta sonraki Hannover maçında hücumdaki adamın arkasına, orta alan 3'lüsünün ortasına koymuştu. Bu da özellikle Arda'nın çok farklı pozisyonlarda oynayacağının net bir işareti idi benim için. Hatta Ümit Karan'ı hücum arkası, Lincoln'ün pozisyonunda oynarken görürse hiç şaşırmasın taraftarlar ve bu yazdıklarımı hatırlasın. 5- Sağlamcı ön liberolara çok güvenir. Bu nedenle Leverkusen'de Çek Vidal ve Rolfes'in 2 ön libero kontenjanındaki yeri pek değişmedi. Bu da Mehmet Topal'ın takımdaki yeri garanti demek. Eğer iyileşirse yanında Linderoth'u da büyük ihtimalle göreceğiz. 6- İnandığı kadro ile sürekli oynamayı çok sever. Geçen sezon tam 8 oyuncusunu 34 maçın 29 ve üzerinde karşılaşmada kullandı. 7- Kaleciler hariç kullandığı 23 oyuncunun 13'ü gol attı. Şampiyon Bayern'de de aynı sayıda adamın gol attığını söylersem sanırım bu rakamın değeri daha iyi anlaşılır. Bu nedenle bu sezon G.Saray'da çok miktarda adamın gol atması kimseyi şaşırtmamalıdır. SONUÇ: DR. Gürkan diyor ki: Benim G.Saray için 1. tercihim tartışmasız Sammer idi. Şu ana kadar çalıştırdığı takımlarda pek başarılı sonuçlar alamamasına rağmen orta sahanın önündeki adamlarını hep gole yakın isimlerden seçen Skibbe'nin, G.Saray'a iyi futbol oynatacağını ama ilk haftalarında sıkıntılar yaşayacağını düşünüyorum. Bunun da anlamı açık. Skibbe'ye en az 6 aylık bir sabır gösterilmeli. G.Saray taraftarı ve yönetiminde bu sabrın olup olmadığını da yaşayarak göreceğiz.