Yayla havası Pazar günü yazı yazmak çoğu insan için işkencedir. Ama benim için çok daha farklı. Bu mevsimde Trabzon yaylaları çok güzeldir. Hele türkülere konu olan ve 15 doktora bedel olan Sürmene Yaylası'ndan Trabzonspor'u yazmak insana çok daha ayrı bir keyif veriyor. Dört büyükler içerisinde sezonu en kötü sıralama ile bitiren ve Avrupa'da olmayan Trabzonspor doğal olarak transferinde en hızlı ismi oldu. Başkan Sadri Şener ve ekibi aylardır seslendirdikleri oyuncuların bir kaçını takıma imza şovu ile aldılar. Arjantinli Colman, Hırvat Cale, OFTAŞ'lı Giray, Çanakkale Dardanelli Buğra ve İsmail'i basınla tanıştırdılar. Bu oyuncular genç ve gelecek vaat eden futbolcular. Giray Kaçar'ın dışındakiler kapalı kutu. Bilinen bir gerçek var ki hem teknik heyet, hem de yönetim bu oyuncuları defalarca izledi. Kimse ben bilmiyorum, duymadım haberim yok diyemez. Kısaca bu oyuncular ortak çalışmanın ürünü.! Başkan Sadri Şener ve ekibi maşallah cin gibi. Sempatik, esprili... Taraftarın ve medyanın da gönlünü almayı biliyor. Sürekli konuşarak gündemde kalmayı başarıyorlar. Üstelik aynı oyunculara birkaç kez imza attırsa da bu durumdan kimse şikayetçi değil. Tam aksine resim ve görüntü olunca herkes memnun!..
Yattara'nın kafası değişmeli Transferler bir yandan sürüyor ama asıl beni düşündüren eldekilerin durumu ne olacak? Sözleşmeleri devam eden oyuncular elden nasıl çıkarılacak. Bu belirsizlik ortadan kaldırılmalı. Görünen o ki Trabzonspor elindekilerini takasla kullanamayacak. Bordo- mavilileri bekleyen birkaç tehlike daha var. Yattara konusu ısıtılıp ısıtılıp sürekli gündeme gelecek. Bu oyuncu kolay kolay iflah olmaz. Her transfer söylentisinde Trabzonspor'un başını ağartacak. Gineli oyuncunun sözleşmesini uzatmak işe yaramaz, kafasını değiştirmek lazım. Gerçi "Beşikte giren huy, teneşirde çıkar" Trabzonspor, Trabzon'dan yönetilmeli mantığı ile hareket eden Sadri Şener ve ekibi dışardan gelen seslere biraz kulağını tıkamalı. Kendilerini yönlendirmelerine izin vermemeliler. Trabzonlu oyuncuları kulüpten uzaklaştırma mantığı doğru bir yaklaşım değildir. Yönetenler Trabzon'dan olacaksa oynayanların da bir kısmının Trabzon'dan olmasında hiç zarar yoktur.
