İnanmak! Yani, iyi bir yere gelindiğinde veya bir ba-şarı elde edildiğinde ya da hayal edilene ulaşıldığında "Tırnaklarıyla kazıya, kazıya" diye söylenir. İşte Beşiktaş, böyle ulaştı liderliğe! Futbolunda zenginlik yok ama başta inanç, özgüven, özveri, azim ve disiplin dört dörtlük. Dahası hatalardan hep ders çıkarıldı. Serdar Kurtuluş, Gökhan Zan, Cisse, Bobo'nun uzun süren sakatlıkları ve cezalar, hedefe ulaşmada zorluk çıkardı ama engel olmadı. Teknik direktör Ertuğrul Sağlam'ın, "Umutsuzluğa kapılmayacağız, yılmadan çalışacağız" sözleri futbolcularda kamçı etkisi yaptı. Genç hocanın felsefesinde umudu yitirmemek ve fedakarlık da vardı. Türlü şanssızlıklara karşın bugünlere gelmek, gerçekten yadsınamayacak bir başarıdır ve de önemlidir. Beşiktaş'ın şampiyonluk yarışında üç ekstra şansı var. Bunlar:
Disiplin çok önemli 1-Fenerbahçe'nin iddialı duruma geldiği Şampiyonlar Ligi'nde yorucu trafiğe girmesi, 2-Galatasaray'ın, lige ek olarak kupa yükü, 3-Sivasspor'un sınırlı kadrosu. Gençlerbirliği galibiyetiyle Beşiktaş'a bir hayırlı mesaj bir de uyarı geldi. Mesaj şudur: Son dakikada gelen 3 puanlık golle şampiyonluk, Beşiktaş'a daha sık göz kırpmaya başladı. Uyarı ise disiplinden uzaklaşılırsa Trabzonspor maçıyla çöküşün başlayacağıdır! Çöküşe uğramamanın koşulu; liderliğin getireceği rehavetin yerini disiplinin ve futbolu bilmeyen "sakar" Baki'nin yerini derhal Gordon'un almasıdır. İşin şans kısmına gelince... Allah, "inançla çalışan" kullarına "yürü ya kulum" der. Bu nedenle; şampiyonluk hesapları için eline kalem-kağıdı alanlar, 4 maçın uzatma dakikalarında 8 puanı uçuran Kartal'ın inanç, güven, azim ve oyun disiplinini de gözardı etmezlerse yanılmazlar! İnancın son dakikaya dek ateşlediği bu performansla Trabzonspor maçında ve sonrasında, Beşiktaş kaybetmez!