Semih ve Volkan Volkan, Milli Takım'ın kalecisi. Semih'i ise bir türlü keşfedemiyoruz. İkisi de önemli oyuncu. Ama ikisine de kimse güvenmiyor. Volkan'ın yediği hatalı goller var. Tepkinin nedeni hep aynı hatanın tekrarlanması. Volkan topa çıkıyor, ıska geçiyor ve rakip gol atıyor. Ama bunu eleştirenler Volkan'ın saçlarındaki jöleden, küpesinden ve gözlüğünden bahsediyor. Futbolun değeri ne zamandan beri moda değerleri ile aynı kefede kullanılıyor? Böyle saçmalık olur mu? Bunlar genç çocuklar. Elbette kendi stillerini, karizmalarını aratacaklar.
Bize saçma gelebilir ama onlar kendilerini güzel hissediyorsa bize ne? Sahada geçtiği ıskanın hesabı böyle mi sorulur? Demode eleştirilerin insanları kışkırtmaktan başka yararı olmaz. Volkan çalışmalı. Onu az çok tanıyan biri olarak bütün sorunun kendine olan güvenden kaynaklandığını rahatlıkla söyleyebilirim. Küçümsemek ile ilgili problemi var. Ya da kendini çok büyük görüyor. Bu, çoğu zaman iyi bir özelliktir. Büyük maçlardaki tedirginlik sorununu giderir. Ama sınırlarını bilemeyenler, hata yaparlar. Volkan da bunu öğrendi. Şimdi daha çok çalışacak ve kendini geliştirecek. Yapmazsa, Fenerbahçe'den gidecek. Bu kadar basit... Semih ise farklı bir yetenek. Bu köşeyi okuyanlar, bir iki hafta önce Fenerbahçe Başkanı'na yazdığımız açık dilekçeyi hatırlayacaklardır. 25 yaşına geldi. Her sene olgunlaştı. Tek eksiği devamlı oynamak. Bu sabrı hak ediyor. Fenerbahçeliler kendi bahçelerinde yetişen bu özel futbolcuya sahip çıkmalı. En azından Deivid'e gösterdikleri ilgi kadar olsa bile. Bu Semih'e yeter.