BU FUTBOLLA NEREYE KADAR!

Kredisi biten Advocaat için tam bir kırılma maçıydı. Konya'da tribünler her zaman olduğu gibi yine muhteşemdi. Coşku daha maçın başında zirveye ulaşmıştı. Sahada ise ilk 10 dakikada bu coşkudan eser yoktu iki takım adına... Futbolcular sanki birbirlerinin oyunlarını bozmak için sahaya çıkmışlardı. Sonrasında Fenerbahçe orta sahasından Emenike'ye servis edilen uzun toplar ve Atiker Konyaspor defansının bu ataklara anında cevabı...
Advocaat, Manchester hezimetinin faturasını Roman Neustaedter, Alper Potuk ve Volkan Şen'e çıkarmış olacak ki, dün bu oyuncuların yerine Lens, İsmail Köybaşı ve Emenike ile maça başladı.
20'den sonra oyun üstünlüğünü ele geçiren Fenerbahçe, Lens'in düşürülmesi ile kazanılan penaltı ile öne geçti. Abdülkerim, Lens'i ceza sahasında yere indirdi, Bülent Yıldırım'ın penaltı kararı doğruydu. Sahada Van Persie varken, Emenike'nin penaltıyı kullanması enteresandı. Ama Emenike de şahane bir penaltı kullandı, hakkını teslim etmek lazım.
Sağ kanattan Lens'in etkili bindirmeleri karşısında özellikle Douglas çaresiz kaldı. Lens, ilk yarıda Emenike'yi ortaları ve pasları ile çok besledi.
Aykut Kocaman'ın Konyaspor'u tıpkı geçen sezonun ikinci yarısında 2-1 kazandığı Fenerbahçe maçındaki gibi bir taktik anlayışı ile sarı-lacivertlileri birinci bölgede kabul etti. Ama bu kez penaltı golü ile geriye düşünce iş zorlaştı Kocaman adına.
İlk yarıda Fenerbahçe'yi zor durumda bırakacak kontratak geliştiremediler, 3. bölgede çoğalamadılar. Ömer Ali, Halil ve Rangelov çok etkisiz kaldı. Konya'da ilk yarıda iki takımın yaptığı toplam faul sayısı 29'du. İlk yarılar itibarıyla bu sezonun faul rekoru kırılmıştı yani. En çok faul de günün en iyisi Lens'e yapılmıştı.

Skrtel'in pozisyonu penaltı
Aykut Kocaman, ikinci yarıya Bajic ve Milosevic'i oyuna alarak başladı.
İlk yarıda oyunu birinci bölgede kabul eden Konyaspor, ikinci 45'te golü bulmak adına savunmayı orta alana yakın kurunca, özellikle Emenike çok boş alanlar buldu.
Konyaspor, rakibi bozmaya yönelik futbolu bir kenara bırakıp ikinci yarıda hücumu düşününce daha keyifli bir mücadele ortaya çıktı. Konyaspor çok adamla hücum yaparken, kaptırılan toplar Fenerbahçe kontratağı olarak geri döndü.
58'de Van Persie'nin vuruşu direğe takıldı, dönen topu iki kez üst üste tamamlayan Hollandalı forvet, bu kez kaleci Serkan'ı geçemedi.
İkinci yarıda ceza sahasında Skrtel'in koluna çarpan bir top var, Konyasporlu oyuncular haklı olarak penaltı itirazında bulundular. Hakem Bülent Yıldırım, beyaz noktayı göstermedi. Hakem için gerçekten zor ve talihsiz bir pozisyondu.
İkinci yarıda Konyaspor gol için çok yüklendi, ama net bir pozisyona giremedi.
Futbol olarak geçen yılın gerisinde Yeşil Beyazlılar. Fenerbahçe ise 60'tan sonra oyundan düştü. Advocaat, Lens'i oyundan aldıktan sonra sahada ara ki bulasın etkili bir Fenerbahçe!
Dün Fenerbahçe sadece 3 puan kazanmakla kalmadı, aynı zamanda komadan çıktı; lig yarışına yeniden tutundu. Fenerbahçe'nin futbolu 25 milyon taraftarını memnun etmiş midir? Orası soru işareti işte! Tek devrelik bir Fenerbahçe izledik dün! Sarı-lacivertliler, ikinci yarıda Pereira sistemi ile oynayıp başarılı oldular.
Neydi Pereira sistemi?
Topu rakibe bırakıp, savunma yapmak!
Bunda da başarılı oldular.
Fenerbahçe'nin bu futbolla ligde ve Avrupa'da işi çok zor!
Fenerbahçe'de önceki haftalara göre tek fark Lens'ti. Tam kapasite ile oynayacak bir Lens, Fenerbahçe'ye çok katkı yapar. Ama Fenerbahçe'nin futbolunun gelişmesi şart. Advocaat, henüz bir takım ruhu yakalayamadı. Emek var, alın teri var ama takım bütünlüğü yok Fenerbahçe'de!