Boşa giden ilk yarı

Şenol hoca dün Töre ve Q7'yi birlikte sahaya sürdü ve Beşiktaş ilk yarım saatte baskı kursa da pozisyon bile bulamadı. Neden, çünkü Gençlerbirliği çok iyi kapandı, alan daralttı ve yaklaşık 20 metrekarelik bir alanda oynayan Quaresma kıpırdayacak yer bulamadı… Aynı şekilde Olcay Şahan da kalabalık arasında kaybolunca Beşiktaş iki eksik oynadı koca ilk yarıyı… Güneş manzaranın hoş olmadığını fark edip hiç zaman kaybetmeden ikinci yarıya Q7 ve Olcay'ın yerlerine Cenk-
Necip ikilisini alarak başladı. Böylece orta saha direnç kazanırken ön tarafa da hareket geldi. Tek sıkıntı klasik 4-4-2'ye dönüldüğü için Sosa sağ çizgide yani etkisiz bölgede kalmasıydı.
Şenol hoca arızayı fark edip Cenk'i sağ kanata, Sosa'yı ortaya çekti doğru hamle buydu… Nitekim golde bu değişimin ardından geldi, Cenk Tosun ortaladı, Gökhan Töre kafasını kullanıp meşin yuvarlağı filelere gönderdi.

Atiba ne kadar koşmalı?
Töre ile birlikte Atiba sahanın en iyilerindendi ve tek başına orta sahayı ayakta tuttu. Şenol hoca bu oyuncunun sınırlarını zorlamamalı ve yanında en azından Necip'i kullanarak işini kolaylaştırmalı.
Çünkü Atiba bile üç-dört kişinin yerine koşamaz! Nitekim Beşiktaş gerçek sıkıştırmayı da ikinci yarıda yani orta alanda dengeyi kendi lehine çevirdikten sonra yaptı, gol attı, net pozisyonlar buldu. Maçı kazanabilir hatta fark da yapabilirdi… G.Birliği kalecisi Hopf'un müthiş kurtarışları maça damga vurdu... Olmayınca olmuyor deniyor ya, öyle oldu.
Uzatmadan kendi tezimizi yineleyelim; Töre, Q7, Sosa ve Oğuzhan dörtlüsünden ikisi yeter, fazlası verem eder. Net!
Aydınus genelde ortaya çaldı, Gomez'in dirseğini ise çok uzak olduğu için sarıyla geçiştirdi, oysa net kırmızıydı. Onca sakatlıktan sonra oynattığı ekstra zaman ise komikti!