Bahadır ve Zaha
Ankaragücü kalecisi Bahadır; evladım sen 27 yaşına kadar neredeydin, merak ettim. Karabük, 1461, Ankara Demir ve Ankaragücü... Nicedir böyle bir kaleci performansı görmemiştim. Seni ayakta alkışlıyorum; gerçekten muhteşemdin. Dün akşamki maçta en büyüleyici performans oydu ama birkaç Galatasaraylı'yı da es geçmemek lazım. Özellikle; Wilfred Zaha... Ankaragücü'nün ikinci yarının başında bulduğu gol sonrası Bahadır bir süre daha kurtarışlarına devam etti ve tüm Galatasaraylıların (en çok da sahada mücadele edenlerin) morallerini dipledi. Derken sahneye Zaha çıktı ve "prime" dönemindeki repertuarından imha gücü yüksek bir şutla Bahadır'ın tarifsiz kariyer gecesine son verdi. O şut, Bahadır ya da başka bir insana iyi ki denk gelmedi keza ciddi bir yaralanma gerçekleşebilirdi. Spiker Ali Okancı, eşsiz anlatımında o kadar çok "Bahadır" dedi ki; bir dünya rekoru olabilir.
İcardi'nin 88'deki kafa şutunu da kurtarınca öyle bir yüz ifadesi çok şey anlatıyordu. Maçın normal süresi gittiğinde sarı kırmızılıların rakip kaleye çektiği otuz iki şut vardı. Utana sıkıla da söylemek zorundayım; Galatasaray'a transfer şart. Galatasaray'ın şampiyon tamamladığı sezon bitiminde üç büyük ihtiyacı vardı; sekiz numara, on numara ve sol bek... Harcanan onca para, alınan onca yıldız oyuncuya rağmen ihtiyaçlar hala aynı. Birkaç fazlalıkla vedalaşılıp bu eksikleri gidermek için devre arası beklenmek zorunda. Çünkü; sezon arası geldiğinde, hem şampiyonluk yarışı ve hem Avrupa macerası (CL ya da UEFA EL) devam edecek gibi duruyor.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.