The Champions
Hasta yakını olan bilir; doktorun "durumu stabil" demesi ile "durumu iyiye gidiyor" demesi arasında çok ciddi fark vardır. Bir haftada Galatasaray'ın temposunda da oyununda da hayli gelişme olmuş. Bir önceki performansını beğenmediğim Barış Alper, hasretle beklenen Rashica'yı aratmadı. Sezona en hazır giren isimlerden olan Mertens yine golünü buldu. Kerem hala güven veriyor. Çiçeği burnunda yeni golcü Bakambu'yu da çok beğendiğimi söylemeliyim. Elbette ki tanıdığımız, bildiğimiz bir oyuncu ama geleli birkaç hafta olmuşken sergilediği performans umut vericiydi. Angelino ve Torreira sağlık problemleri nedeniyle yoktu.
Dün geceki güzel sonuca rağmen Uruguaylı'nın yokluğunu yine hissettik. Tete mi geliyor, Zaha hazır mı, Zaniolo gider mi, Rashica'ya 10 milyon euro versek mi falan derken Türk kanat forvetlerin de forma savaşında olduğu pek dillendirilmiyor. Sarı-kırmızılılar önlerindeki üç kulvardaki uzun maraton için gereğinden fazla sayıda ve oldukça nitelikli kanat forvetlerine sahip. Bu oyuncu havuzundan birkaç eksilme beklemek gibi Rashica ve Tete transferlerinden vazgeçmek de mümkün. Peki aynı şeyi orta saha oyuncu havuzu için de söyleyebiliyor muyuz? Torreira sakat, Demirbay yeni geldi, sezon sonu futbolu bırakacağının sinyalini veren Mertens ise şu an için iyi ama iki ay sonra yine etkili olabilecek mi? "Tete kötü oyuncu" demiyorum, "Tete çok mu öncelikli?" diye soruyorum. Keza şaka maka Şampiyonlar Ligi heyecanına ramak kaldı. Başta Okan Hoca tüm Galatasaraylıları şimdiden tebrik ediyorum. Siz de duyuyor musunuz inceden o malum marşı: "...Die Meister Die Besten Les grandes equipes The champions!..."
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.