Dost acı söyler
Sezon öncesi hazırlık maçlarından biri daha geride kaldı" demek isterdim ama diyemiyorum. Son derece önemli ve ciddi bir resmi maçtı dün akşamki... Skoru bu sayede "fena değil", oyunsa bu yüzden endişe verici... Şaka değil; Şampiyonlar Ligi'nden bahsediyoruz. Hem de son derece zayıf bir rakip karşısında. Zalgiris'i, 20 küsür lig maçını oynamış, hazır ve istim üstünde bir takım diye görenler şaka yapıyor olmalı. Arada orantısız bir güç farkı var. Galatasaray muhabirleri, Midtsjö beklerken Oliveira, Mertens beklerken Yunus ile başladı Okan hoca... Maçın ilk yarısı 2-1 Litvanya temsilcisi lehine bitebilirdi, golsüz eşitlikle soyunma odasına girildi. Ev sahibi takım ilk yarıda daha net açılardan kaçırdığı golü daha dar açıdan ikinci yarının başında buldu. Sonuçta transfer şampiyonlukları, Zaha'yı kazanmak falan hep boş hevesler. Kupalar, sahayı kazanmadan kaldırılmıyor. Şampiyonlar Ligi yediden yetmişe tüm Galatasaraylılar için en önemli hedefken dün akşamki performans hayli tat kaçırıcıydı. Bu turda elenmenin tek bedeli Şampiyonlar Ligi'ne katılmamak olmayabilir. Hiç zaman kaybetmeden orta sahaya bir iki transfer yapılıp, İcardi kazanılmalı. Orta sahaya transfer, forvete İcardi lazım diyoruz da, geçen sezon boyunca övdüğümüz Nelsson - Bardakçı savunma ikilisi Şampiyonlar Ligi standartlarından çok uzakta göründüler. Fazlalıklardan kurtulmak da en az yapılacak transferler kadar önemli. Sarı kırmızılarda artık transfer yapan yöneticilerin kahramanlıklarından bahsetmek yerine keşke sahada oynanan nitelikli futboldan konuşabilsek. Zaman çabuk geçiyor. Kimsenin kredisi sanıldığı kadar yüksek değil. Dost acı söyler. Neyse ki; Galatasaray camiası çok hızlı düşünüp, reaksiyon gösterebilen bir camia... Haydi!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.