Böyle olacağı belliydi
- Salih Tuna Yazıları
- 28 Kasım 2011, 00:11:04
Yoksa bu kadar orta saha ağırlıklı bir takım sürmezdi sahaya.
Peki böyle bir takım karşısında İnter maçının kadrosuyla sahaya çıkan Trabzonspor ilk 45 dakika ne yaptı?
Ne yapacak; her zaman olduğu gibi Burak Yılmaz'ı aradı durdu. Artık bu bir taktikten öte saplantı haline geldi, benden söylemesi.
Halil Altıntop şut çekeceği yerde Burak'ı arıyor, Colman gol arayacağı yerde görüş sahasında olamayan Burak'ı arıyor.
Daha geçen gün yazdım; bu böyle gitmez. Siz gol atmayı bir tek futbolcunun ayağına bağlarsanız, rakip takım o futbolcunuzu bağladığında skor üretemezsiniz.
Bordo-mavililer ikinci devreye biraz daha hareketli başladı ama Alanzinho oyunda kaldığı sürece bu hareketliliği adeta torpilledi.
Daha sonra da Serkan Balcı'nın orta sahanın sağından soluna, solundan sağına koşturmasının dışında herhangi bir 'hareketliliğe' rastlanmadı.
O da yorulunca, Colman da maç boyunca vasatın altında oynayınca, bütün yük Zokora'nın sırtına bindi.
Birçok kurtarışa imza atsa da Tolga Zengin bu maçta nedense her topu sektirdi.
Son sektirdiği topun ardından da Celustka hem penaltı yapmak zorunda kaldı, hem de kırmızı kart gördü.
Maçtan önce yine bu köşede 'Lille aşkına' başlıklı yazımda "Bordo-mavililer saçma sapan konsantrasyon sorunu yaşamaz, Quaresma'ya da gerekli önlem alırsa gol yemez. Hayır canım, 'Gol yeme, nasıl olsa atarsın' düşüncesinde değilim.
Tam aksine, gol atamazsan sonunda golü de yersin düşüncesindeyim" demiştim.
Maalesef dediğim gibi oldu.
TFF dört büyük takımın birbirleri arasındaki deplasman maçlarına taraftar alınmaması kararına rağmen Trabzonlu gençlerin Beşiktaşlı taraftarları davet etmesi bana sorarsanız maçtan da maçın sonucundan da önemliydi.