Yeterli değil!
Milli Takım,oynadığı C Ligi'nde dört maçta da beklendiği gibi galip gelerek, grup lideri olarak çıkması neredeyse garantiledi. Yalnız bu galibiyetler, oynanan oyunun kalitesiyle eşdeğer değil. Saha içinde oyuncuların bir kısmı kendi kafasına göre ve disiplinsizce, bireysel oynamak istiyorlar. Topun kaptırıldığı yerde pres de yok, geriye koşup savunmaya yardım da yok. Kuntz, Lüksemburg maçından sonra yaptığı konuşmada "Daha ne isteniyor ki? Herkes milli takımdan memnun olmalı" beyanatını verdi.
Tabii ki ülkenin milli takımı, hepimizin milli takımı. Başarılı olmasını hepimiz canı gönülden istiyoruz. Yalnız bu temenninin gerçeğe dönüşmesi açısından da milli takımın eksikliklerini özellikle böylesine kolay rakiplere karşı insanların dile getirmesi gayet doğal. Milli takımımız galip geliyor ama yalnız bu yeterli değil. Bizim standardımız ve seviyemiz daha yüksek olduğu için bu oynanan oyunlar; çok bireysel, doğaçlama, günlük, anlık yetenekle çözülecek oyunlara dönmeye başladı. Saha içi organizasyonumuz eksik, alan yaratma ve alanı kullanmada ortak akıl üretemediğimiz gibi temel oyundaki yapısal bozukluklar yalnız güçsüz takımlara gol atınca ortadan kalkmıyor.
Çünkü bizi bekleyen bu ulusal lig maçlarından sonra Avrupa Şampiyonası elemeleri var. Bu takımın daha fazla gelişime ihtiyacı olduğu net bir şekilde görülüyor. Salih Özcan, milli takım için kesinlikle çok büyük bir kazanç. Kuntz'un bizi getireceği nokta Norveç'i yenebilen, play-off'ta Portekiz gibi düşüşte olan bir milli takıma mağlup olmayan, hazırlık maçı da olsa İtalya karşısında varlık gösteremeyen bir takım değil, bu seviyedeki takımlara meydan okuyan, problem çıkartan, istediği skoru alan, güçlü oyunuyla güçlü bir takım hazırlaması ve ortaya çıkarmasıdır.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.