Bu ceza niçin?

Eğer direkler geri çevirmese, eğer forvetleri bu kadar beceriksiz olmasa, eğer Onur hayatının kurtarışlarını yapmasa, eğer kaleye giden şutları Selçuk ile Giray çelmese ve sadece bunlardan bir tanesi Trabzonspor ağlarını bulsa, Süper Lig'in bu seneki şampiyonu Fenerbahçe olacaktı.
Dahası var. Beşiktaş, milli oyuncularının adeta kendi kalelerine attığı iki golden birini yemese, Bursa şampiyonluğu rüyasında görecekti.

Tek golün yarattığı bu acı drama bir de yanlış anons eklendi. Sevinç içinde sahanın içine giren taraftarlar gerçeği öğrendikten sonra büsbütün yıkılınca üzüntüden delirdiler ve istenmeyen olayları çıkarıp güzelim stadı tahrip ettiler.

Bu olaylar nedeniyle F.Bahçe'ye, PFDK'dan 2 maç seyircisiz oynama cezası geldi. Ne rakibe saldırı yapılmış ne hakem tartaklanmış ne ölen ne yaralanan var. Zarar eden kulüp onbinlerce liralık hasarı cebinden ödeyecek. Durumu, taraftarların hatalara isyan ettiği ve hakemlerin yanlış kararları sonucu meydana gelenlerle aynı tutulması, adaletsizliğin en büyüğüdür.

Bursa'nın ayıbı

Kendi evinin koltuklarını yakan insanları hakim nasıl hapsetmezse, bütün yükümlülüğü karşılayacak olan F.Bahçe'ye verilen ceza zaten şampiyonluğu elinden alınmış ve stadı tahrip olmuş bir kulübün ikinci defa haksızlığa uğraması oldu. 'Anadolu ihtilali'ni biraz da en yakın rakibinin ikramıyla gerçekleştiren Bursa'nın şampiyonluğunu kutlarız. F.Bahçe'nin 17 defa ulaştığı bu şerefi ilk defa kazanmalarının abartılı sevincini ve bu başarıyı tekrar edemeyeceklerini düşünerek yaptıkları çılgınlıkları hoş görebiliriz.
Ama 1 puanla geçtikleri ve kupada elendiklerini unutup, kendilerine nefes aldırmayan rakiplerinin tabutunu şehirde gezdirmeleri bir utanç anıtıdır. Zira Fenerbahçe şampiyonluğu kaybetse bile hâlâ Türkiye'nin en büyüğüdür ve gelecekte onlar da bunu çok iyi anlayacaklardır.