Urfa'nın etrafı!
Urfa'nın etrafı dumanlı dağlar, orayı görmeyenler, tribünlerde ağlar. Çok önce elenip finalde olmayanlar güya Fenerbahçe ile alay ediyorlar. Ama kendi hasetlerini dile getiriyorlar. O seviyeye ulaşamayanlar için "Oha!" demek daha uygun olur çünkü.
Üzerinde durmak istediğim asıl konu başta futbolcu eskisi Hakan Şükür olmak üzere bazı allamelerin (!) F.Bahçe'nin rakiplerini silindir gibi ezdiği son maçlardaki galibiyetlerine gölge düşürmek ve muhtemel şampiyonluğa kara çalarak kalecilerin hatalı gollerini dile getirmeleri...
Leo Franco (Galatasaray), Rüştü (Beşiktaş), İvesa (Eskişehir), Murat Şahin (Kasımpaşa) ve Serkan (A.Gücü) bu beylere göre şike yapıp Fenerbahçe'den istiyerek goller yemişler.
Eskiler, "Kişiyi nasıl bilirsin; kendin gibi" derlerdi. Hakan Şükür, Zalad'tan başlayıp Zlatko'nun, Souleymanou'nun, Cordoba'nın, en önemlisi de geçen sene İvankov'un Aydın'a pas vererek Galatasaray'ın galibiyetlerini sağlayan hatalı gollerini unutmuş görünüyor.
SPONSORLAR İŞ BAŞINA
Oysa her kalecinin zayıf yönleri vardır. Aslında bu kalecilerin yaptıkları gollük kurtarışları bir hatası nedeniyle silip "golü bilerek yedi" havasına sokulmaları ayıpların en büyüğüdür.
Bazı sportmenlik dışı düşünen rezil kişiler, Fenerbahçe-
Trabzonspor maçı için çirkin dedikodular üreterek iki takımın şike yapacağını ima edip sporumuza gölge düşürmek istiyorlar. "Büyük" sıfatını kazanmış ve ezeli rakip olmuş iki takımın pazar günü dişe diş bir mücadele göstereceğine ve bu 'şaşkınlara' en güzel cevabı vereceğine inanıyorum.
Hemen hemen bütün takım sporlarında sona gelindi. Fenerbahçe erkek ve bayanlarda bütün branşların şampiyonluk kupalarını müzelerine taşıyor. Ama öyle iki ekip var ki onları ayrıca belirtmek gerekir.
Voleybol (30 maç) ve basketbolda (29 maç) bayan takımlarının yenilmeden mutlu sona ulaşmaları ayrı bir güzellikte.
Ama başarıların Avrupa'ya taşması için takviyeye ihtiyaç var. Bu nedenle kulüp kadar sponsorlara da büyük görev düşüyor.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.