Hepinize yuh olsun!
Galatasaray, Süper Lig'de iki maç yaptı, ikisini de yenilgi ile kapattı. Bu hafta Eskişehir'den üç puan çıkartabilir mi? Mucize gerek. Galatasaray Avrupa Ligi'nde dalgalara yakalanmış gibi, yalpalaya, yalpalaya gide gele Karpaty ile 1-1 berabere kalıp elendi. Hem de 1-0 galip duruma geçmesine rağmen bunu koruyamadı. Şimdi durun! Hem ligde, hem de Avrupa'da sıfır çekmiş bir takımın başkanından, hocasına kim varsa efendice istifasını yazar verir ve gider.
Hiç kimsenin Galatasaray'ı bu hale getirmeye hakkı yoktur.
Koskoca kırk beş dakika bittiğinde Galatasaray'ın elinde ne vardı? Koskoca bir hiç. İnsan ne söyleyeceğini, ne yazacağını bilemiyor.
Bir takım maç kazanmak için ne yapar? Önce topu kanatlardan oyun sokar. Bu olamadı.
Olsa bile Baros rakip kalede tek kaldığı için hiç bir zaman gol şansı yakalayamazdı.
Ali Turan&Serdar felaket
Kanatlar olmayınca dikine rakip sahaya girme mücadelesini bile veremeyen Galatasaray koskoca bir devrede rakip sahada bir ikinci lig takımı gibi dolandı durdu.
Bu devrede konuşulacak isimler var. Mesela Ali Turan. Bu adam ya kendi yerinde oynasın ya da kulübede otursun. Serdar Özkan koşup duruyor. Hiç kimse ona sormuyor: "Arkadaş sen niye koşup duruyorsun? Akıllı ol!" İlk yarıda bir de kaybedilen toplar var. Bir takım bu kadar pas hatası yapmaz. Yaparsa sahadan istediğini yapamaz, rakibinin isteğine uymuş olur. Bu yarıda genç kaleci Ufuk'un süper kurtarışı vardı. Bunu da unutmamalı.
İkinci yarıda Galatasaray ilk yarıdan daha hareketli idi. Karpaty 10 kişi kalmasına rağmen Galatasaray bundan faydalanmadı.
Son çeyrekte oyuna Aydın ve Emre girdi.
Aydın bir gol attı. Bayram oldu. Akabinde Bursa maçındaki hatanın kopyası oldu ve maç 1-1 bitti. Utanmak lazım.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.