Sirk!

Bütün kirlerin üzerinin kolayca örtüldüğü bir futbol dünyamız var. Kir sadece elde ve cepte değil yürekte de birikir. Bir zamanlar tiyatro biletleri için saatlerce kuyrukta beklerdik, şimdi maç biletleri haksız kazançlara kuyruk sallıyor. Eskiden böyle haberlerde ortalık sallanırdı, şimdi hesap sorma devri bittiği için hak ve hukuk topallıyor. Adaletin refleksini medyanın kompleksi yok etti. Haksızlığa karşı kalabalık olmak varken akvaryumda balık olmanın daha değerli olduğunu gösteren evrim projesi amacına ulaştı. Yeter ki yemlensinler!

Bu ülkede transfer borsası, insanlık borsasının üzerindedir. Futbol kültürüne ve insan kalitesine yatırım yapılmaz. Ruhunu satanlara ve kolay para kazananlara 'akıllı' derler, akıl bu kadar hafife alınacak bir gerçek değildir. İnsanlığın paradan çok şerefe ihtiyacı vardır da o şeref eski değerini kaybetmiştir. Deliler, "eğer hayat adına bir kavga verilecekse çocukların geleceği için verilmedir" derler, akıllılar da "bunların modası geçti" diye karşılık verirler. O yüzden aklını kullananlar paralı ağaların ağzının içine düşer, hukuk da sadece garibanın peşine düşer!

Yıllar önce Gaziantep'te 9 yaşındaki çocuk, okula giderken girdiği markette bisküvi çalmakla suçlanmıştı. Ceza olarak çocuğa tuvalet temizlettirildi ve 3 saat karanlık odada tutuldu. Sonradan güvenlik kameraları izlendi, çocuğun masum olduğu ve çantasına bisküviyi annesinin koyduğu anlaşıldı. O çocuğun üzerine binen yükün geçen yıllar içinde azaldığını zannetmiyorum. Çünkü çocukluğumda küçük bir çocuk deri mağazasından kürk çaldığı
Eski zaman futbolcularının fotoğraflarına bakıyorum da yüzlerinden nur akıyor. Onların da ağzı burnu vardı, onların da içine çektikleri nefes çoktu ama sahalarda böylesine sümük ve tükürük enflasyonu görmedik. Rakibinin bileğine basmak modası birkaç yıldır acımasız biçimde sürüyor da hangi yönetici kendi takımındaki zalimi ayıplıyor? Çamur adam şenliklerinde halay çekmek varken kulak çekmek neyin nesi!

Köşe vuruşlarında kale önündeki "zorbalık kokan" manzaralara bakıyorum da aklıma yıllar önceki Galatasaray-Bursaspor kupa maçı geliyor. O maçta Galatasaray kaptanı Muzaffer Sipahi, köşe vuruşlarında ellerini kaldırarak rakip kaleciyi perdelemişti ve Galatasaray maçı 4-1 kazanmıştı. Görüntülere tepki gösterildi ve aynı sahneyi bir daha asla görmedik. Çünkü futbol medyasının bir saygınlığı vardı, gerektiğinde bir cümleyle yanlışların doğrulanmasına mühür basılırdı. Şimdi popülerlik adına soytarılık yapanlar, sosyal medya mezbahalarında kan kokanlar o saygınlığın zerresini bırakmadı. Bu da böyle bir sirk!

Falanca futbolcunun transferini yazmak varken, filanca teknik adamları gazlamak dururken, böyle maziye dönük yazıların hükümsüz olduğunu biliyorum. Olsun, vardır dilimizden anlayan birileri. Kötülükle ve haksızlıkla beslenmeyen, "para da para" diye seslenmeyen! Çünkü ahlaksızlığı yasallaştıran ve güçlendiren gerçeğin adıdır para. Soru: Böyle bir sirkte boyunun ölçüsünü ne zaman alacak kötülük? Cevap: Hepimiz adalet ve zarafet adına usta terziler olabildiğimiz zaman.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.