Davet!
En kötü görüntülerin bile övgüyle paylaşıldığı sosyal medya bataklığından, maçlarını bahislere peşkeş çeken kulüplerden ve menfaat icabı yorum yapanlardan kurtulmamız mümkün değilken, bizler eski güzelliklere ayna tutuyoruz.
Karanlık adamlar piyonlarını ve kara paralarını futbol piyasasına sürerken, bizler hala helal tarlaları sürme derdindeyiz.
Komik oluyoruz, olsun!
Hırsızlığa, ahlaksızlığa, züppelere alkış tutmuyoruz ya!
H H H
Paranın silah haline geldiği ve ekonomik sorunların garibanların canına okuduğu bir düzende sormamız gereken bir soru var.
"Kulüpler su gibi para harcıyor da milyonlarca dolarlık borçlarını neden ödemiyor? Ve neden bunlara göz yumuluyor?" Bizler vergilerimizi bir gün geciktirince başımıza her şey geliyor ama kulüplerin borçlarının faizleri bile sırtımızdan inmiyor.
Ayağı kırılan atlar bağışlanmıyor da bizler hayatımızın geri kalanını kulüplerin borçlarına bağışlayacağız öyle mi? Biz at mıyız eşek mi?
Hangi yetkili sorulmayan hesapların cevaplarını bizlere verebilir?
Ve yasalar önünde herkesin eşit olduğu gerçeği nerededir?
H H H
Bir sezonu geride bıraktık da kirlerinden arındı mı futbol?
Hakemlerden bu sezon işledikleri cinayetlerin hesabı soruldu mu?
Bu meslekle ilişkileri kesilmesi gerekenlerin gelecek sezon için transfer işlemlerine mi başlandı yoksa?
Sahada hakemlerden daha tehlikeli pozisyon alan ve teröre yataklık eden futbolcuların sezon sonu ikramiyeleri ödendi mi? Biliyoruz ki sportmenliğin hadım edildiği bir ülkede güzel insanların, yumurta topuklu kabadayılar ve cerahat bakışlı futbolcular kadar değeri yoktur.
Toplumun şekil alması için yoğrulan çamurların, çocukların hamuruna neler karıştırdığını ve yüreklerde nasıl yaralar açtığını düşünen de yoktur!
O yüzden "hastalıklı insanların çekim alanına giren toplumlar" çocuklarını kurban vermeye mahkumdur.
H H H
Sizler manzaraya ne kadar uzaktan bakarsanız çocuklarınıza o kadar yakından saldırırlar!
Ya ananıza söverler ya da formanızın rengini beğenmez kızınızla birlikte sizi sokağın ortasında döverler. Yöneticiler ve başkanlar tarafından maaşa bağlanmış linç devriyeleri vardır, işin en utanç verici yanı da bunlara "eline diline sağlık" diyenlerdir.
Yönetici koltukları futbolun en tehlikeli kısmını temsil ederken, kan kokusuna duyulan özlem, bebek kokusunu bastırmış, paranın muslukları açıldıktan sonra zarafet çevrimdışı olmuş, delikanlılık dil değiştirmiştir. İnsanlığı ayakta tutan değerler kaybedilmiş, aranmasına da gerek duyulmamıştır.
H H H
Kalbini gözlerine koyanlarla insanların canına göz koyanlar arasındaki farkı biliriz. Gözlerini kan bürüyenlerle kara paralı maşalarla el ele yürüyenlerin futbolumuz için yeni planları var.
"Beyin yıkama istasyonları" aralıksız çalışırken, vicdan kargoyla yolladığımız mektuplar bile adresine ulaşamazken, alıcılarıyla oynayan paralı züppeler çocuklarınızın hayatıyla oynamayı bırakacak mı sanıyorsunuz?
H H H
Yalanların şişirilmiş balonları uçarken, nefretin konuşma balonları patlarken insanların gönlünü kazanmak kimsenin umurunda değil.
Gelecek sezona hazır olun.
İhtimaldir ki bu kafayla Ortaçağ'a gireceğiz. Şiddeti ve nefreti bol partiye şimdiden herkes davetli.
Ölüm dahil.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.