Babasının oğlu!
Sezon sonu manzaralarında sarı kırmızılı formalarla sokaklar renklenmiştir, şampiyon takım kendi taraftarını içine çeker.
Bazıları çaresizliğin kadrajında özlemlerini sineye çeker ama babasının elinden tuttuğu çocuk gururundan bir şey kaybetmemiştir.
"Boş ver bizler de çubuklu formalarımızı giyeriz baba!" H H H
Analara sövülerek yapılan kutlamanın videosu çocuğun beynindedir, bilir ki o küfür kendi anasına da edilmiştir. O çocuklar "analara" sevgi ve saygıyı sadece kendi annelerinden değil komşu annelerden de öğrenmişlerdir, o yüzden cevabını bildikleri soruyu yüksek sesle haykırırlar.
"Biz bunlara 'utanın' demekten başka ne deriz baba?" H H H
Her şeyi gören çocuklardır onlar.
"Bizi şampiyonlar yapmayacaklar" safsatasının 6 yıllık nakaratından usanmışlardır. "Fenerbahçe şampiyon yapılmaz, şampiyon olur" gerçeği, işin kolayına kaçmayan babalarından işlemiştir yüreklerine.
Hiçbiri "dış güçler, gizli güçler" sızlanmalarına yüz vermez.
Söylenecek sözleri nettir!
"Biz günahlarına saklananlar gibi kolay çökmeyiz baba?" H H H
Baba ile oğulun arasındaki diyalog, Fenerbahçeli yöneticilerin, başkanın, teknik adamın ve futbolcuların vermesi gereken hesaplardan arınmış değildir.
"Bizi şampiyon yapmayacaklar" çaresizliğine sığınanların, o çocuğun dik duruşundaki sihri görebilmesi mümkün değildir.
Galatasaray'ı 10 kişiyle eze eze yenen Fenerbahçe gerçeğine mahsuben aynı cümleyi bir kez daha kullanıyorum. "Bütün sezon böyle oynasaydınız sizin büyük düşlerinizle kim oynayabilirdi?" Sahada verilmeyen mücadeleye bakmıyorsunuz da sizlere şampiyonluk rayının döşenmesini falan mı istiyorsunuz?
H H H
4 kupa hayaliyle başlanan sezonun sonunda bir Galatasaray galibiyetiyle bilançoyu kapatmak kolaya kaçmak olur. Sezon başından beri Ali Koç'un yarattığı gerilim, devre arasında yanlış transferlerle bozulan ahenk, Süper Kupa finalinde Galatasaray'dan kaçmakla değişen hava, İsmail Kartal'ı hükümsüz kılan Dzeko ve Tadic'in krallıkları kaçınılmaz sonuçları doğurmuştur.
Kaçan şampiyonluk için konulan tanı; Fenerbahçe'nin yönetim yanı!
Sezon başında bileti alınan şampiyonluk treni, yine Fenerbahçe'yi almadan geçip gittiyse, hata trende mi aranmalı yoksa treni yoldan çıkaran gerçeklere göz atmayıp bayat söylemlerle tribüne oynayanlarda mı?
H H H
Futbol çocukların masalıdır ama şimdiki zaman masallarında pasta yoktur, ekmekçi kadın vardır ekmeğini taştan çıkaran adam vardır.
Sızlanmak yoktur, iliklerine kadar mücadele etmek vardır.
Saracoğlu'nda kazanamadığın maçların hesabı, hakemlerden şikayet ederken sana yapılan hakem kıyaklarına suskun kalmanın bedeli vardır.
Giydiği formanın kutsallığını hisseden Ferdi Kadıoğlu ile piyon olarak sahneye sürülen Mert Hakan Yandaş'ın aynı takımda olmasının getirdiği sonuçlara katlanmak vardır.
H H H
Masalların da sonu vardır. 6 yıl önce ilan edilen "büyük yürüyüş masalında" yürü yürü yollar bitmemiş, hayallerin ömrü de böyle bir yürüyüşe yetmemiştir.
O yüzden noktayı babasının elinden tuttuğu çocuk koyar. "Yeter artık!
Biz böyle geldik ama böyle gitmeyiz baba!"
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.