Devrim
Futbol ve adalet adına çok şeyin söylendiği bir ülkede.
Aslında her şeyi kılıfına uydurmaktan başka şey yoktur.
Karanlıktan ne kadar uzaklaşmak bahanesi varsa Gerçekte karanlığa o kadar yakınlaşmak vardır. Çünkü futbol hiçbir zaman adaletin istediği yerde değildir.
Ticaretin istediği yerdedir!
* * *
Bunları boşverelim de, futboldaki hareketlenmeye bakalım.
Fenerbahçe, yüklü bir transfer ücretiyle Fransız kral Sow'u transfer etti.
Galatasaray, Ronaldinho'nun transferini "aşırı yük bindirir" endişesiyle reddetti.
Galatasaray'ın gelecek adına duyduğu endişeyi, borç içindeki Fenerbahçe'nin duymaması şaşırtıcı geldi bana.
* * *
Manisa maçı, Fenerbahçe'nin Alex olmadan kazandığı ilk maç. Fenerbahçe'nin hücum zenginliğinin öne çıktığı maçta, şimdi bindirme hızı tartışılıyor.
Fenerbahçe'nin hızını kesen Alex değil, düşünce gücü.
Bir takım tek santrforlu oynar, üstelik orta alanı savunmaya yönelik oynatırsa, bu takımın hızı ne olur ki?
Takımın hızlı iki adamı var.
Biri Stoch, diğeri Caner.
Aykut Kocaman, ligin ilk yarısında Stoch'u oynatmamak için elinden geleni yaptı.
Caner'i hatırlamak için, Manisa maçı mı gerekiyordu?
Alex'in sakatlanması mı?
Alex olmadan bir maç kazanmak, Alex'in kazandırdığı maçları yok ediyorsa.
O takımda iki kere iki dört etmez zaten!
* * *
Milli Takım Teknik Direktörü Abdullah Avcı'nın Antalya'daki seminerde işaret ettiği önemli bir gerçek var. "Yabancı sayısının 5 olması bizleri sevindirir."
Yabancı sayısının artmasıyla, Türk futbolunun batması arasında kan bağı vardır.
Gençlerin önünü kesen yabancı bolluğudur.
Galatasaraylı Semih'in, bir yabancının açığını kapattığı ortadayken.
Emre Çolak'ın, yabancıyı aratmayan yeteneğine sadece güven duygusu eklendiğinde, ortaya nasıl biri çıktığı ortadayken... Milli takımı enkaz yığınına çeviren gerçek; ülkemizin yabancı cenneti olmasından başka nedir?
* * *
Benim hala umudum var.
Fatih Terim salt şampiyonluk ve tribün görkemini bile elinin tersiye iterek Ronaldinho'yu reddedebiliyorsa.
Abdullah Avcı, gençler için Almanya seferlerine başlıyor, ülkeyi karış karış taratıyorsa.
Düşünce devrimi gençleri futbolumuza kazandırmak üzerine kuruldu demektir.
* * *
Çünkü futbolumuzda "yaşlanan ahlaksızlığı" ancak güvendiğimiz gençlerle yok edebiliriz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.