19 Mart 2011 | Cumartesi

Klasikler ölmez

Fenerbahçe, Telekom Arena'daki yüksek desibelli ateşten çemberin içinden başı dik çıktı.
Etrafı sarılsa da...
Yenik duruma düşse de, teslim olmadı. Galatasaray'ın yeni mabedinde yeni bir tarih yazdılar. Klasikler ölmüyor zaten. Eski statta da da, yeni statta da...

Bol taktikli az hamleli bir başlangıç.
Oyun rölantide. Galatasaray çok pas yapıyor ama aslında hiç pas yapmıyor gibi.
Fenerbahçe'nin de Aslan'ı ürkütmeye hiç niyeti yok gibi. "Taktiksel maçın gidişatını bireysel beceriler veya hatalar yönlendirir" diye düşündüm.
Bu hatayı da Santos yaptı.
Hem Kazım'a olmadık bir golün kapısını açtırdı, hem dengeleri değiştirdi. Kazım'ın golden sonra, Fenerbahçe yedek kulübesine bir hareketi var.
Koca puntolarla yazılmalı. "Bir adam gol atabilir ama terbiyesizliğini asla üzerinden atamaz."

Golden sonra Galatasaray' da bir dalgalanma.
Her ne kadar pas hatası bol olsa da, yardımlaşma üst düzey. Fenerbahçe'ye baktım.
Orta alan kavgacı değil.
Alışıldık yaratıcılık askıda.
Kanatların da periyodik pozisyon yağmuru kesintide.
Yalan değil, "İlk yarıda aşk Fener'i sönük" dedim.

Ama sarı lacivertli futbolcuların içine kapandıkça başlarının belaya gömüleceğini hissetmeleri, onlarda açılımın sebebi oldu.
Oyunu anlamak yerine oyuna katılmak.
Bu düşüncenin, kurulan dengeyle yakın ilişkisi var.
Ama iki takımın da depresif bir savunma biçimi var.
Ve jilet keskinliğindeki müdahalelerde de, hem korkak hakemliği, hem hakemin işini zorlaştıran futbolculuğu inkar etmeyelim.

İlk yarıda futbol adına yapacağımız pek fazla bir yorum yok.
Sadece aperatif pozisyonlar.
Sinir harbinin, iki takım arasındaki maçların öznesi olduğunu gördüğümüz için, futbolun güzelliklerini görmek pek fazla mümkün olmuyor zaten.
İlk yarının bendeki özeti. "Adabı bozuk futbol." Ama sonucu değerlendirmem gerekirse, galip takımı işaret etmeliyim. "Ayaklanan ölüler!"

İkinci yarıda dekor aynı ama roller farklı.
Galibiyeti koruma sahnesindeki Galatasaray'ın çıkışları tehlikeli ama Fenerbahçe korkunun kilidini açmış.
Dönen toplarda Galatasaray'da ikinci hareket eksikliği. Fenerbahçe'de akıl oyunları.
Sarı lacivertli futbolcular, misafir geldikleri gecenin sahibi olmaya soyunduğunda, neler yapabileceklerini de gösterdiler. Alex de Souza...
Bir adam bir takıma karşı nedir ki?
Gerektiğinde her şey...
Topla buluştuğunda aşkın adı...
Hatta sonucun adı.
Sonuç olarak...
Böyle bir cehennemden başı dik çıkmak her takımın harcı değil. O yüzden bütün alkışlar Fenerbahçeli futbolculara...

Gecenin özel notu... "Galatasaray'ın stadı değişebilir ama.
Fenerbahçe maçlarındaki şiddet ve çirkinlik asla değişmiyor."
H H H Bir Galatasaraylının maç sonu açıklaması. "Fenerbahçe maçlarından sonra, hayatım gözlerimin önünden bir film şeridi gibi geçiyor."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor