Gözleri bağlı olsa yine kazanırlardı
Ligin ikinci yarısında girdiği kozadan, futbolun ipekböceği olarak çıkan Fenerbahçe, dün gece Saracoğlu'ndan yine başı dik çıktı.
Birinci dakikadaki gollük pozisyonun ardından, Fenerbahçe'den şaşırtıcı bir başlangıç.
İşi ağırdan alan bir anlayış.
Üstelik karşılarında esaret fotoğrafına saklanmış bir Kasımpaşa var.
Onların savunmadan çıkma hızıyla, Fenerbahçe orta alanının işi ağırdan alma gerçeği arasında, boş bıraksanız gidecek halleri yok. Fenerbahçe de böyle bir takım karşısında, teoriden pratiğe geçecek halde değil.
Takım koşmuyor da namı yürüyor sanki.
Geçen hafta alkışladığımız takımı gözümün önüne getirdim de... "Bu Fenerbahçe'nin nesi var?" dedim.
Cevabını da kendim verdim. "Herhalde acelesi yok!"
Takımda sırıtan gerçekler tanıdık. Emre Belözoğlu gizlenmesi gereken ama herkesin bildiği sır.
Futbol adına en ufak toleransı yok.
Ne zamanki sinirine yeniliyor, kayıplar da artıyor. Mehmet Topuz topla çok oynuyor.
Kanatlara bakıyorum bindirmeler askıda, top kayıpları üst düzey.
Özellikle Niang, gecenin yoklamasında en belirgin kaçak!
Ama Fenerbahçe takımında başka takımlarda olmayan biri var. Alex de Souza... Rakibi ayaklarıyla ve ruhuyla terbiye eden adam.
Daracık alanlardan oyuna genişlik kazandırmak da onda.
Sol ayağından çıkan füzeyi Kasımpaşa kalesinin en ulaşılmaz yerine asmak da onda.
Attığı golde sadece tribünlere değil, Kasımpaşa kalecisi Fırat'a da Süper Lig'deki ilk maçı olması nedeniyle bir armağan gönderdi sanki. "Bu golü gecenin anısına sakla."
***
İlk yarıda kaçan penaltı var derken, kaleci Volkan'ın hakkını inkar etmeyelim. Kasımpaşalı Varela'nın topun başındaki fukara duruşuna karşı, kaledeki gösterişli duruş çok önemli.Buna karşılık ilk yarıda hakeme baktım da...
Sahadaki en fukara adam Halis Özkahya'ydı.
Bırakın hakemliği, "Cesareti bile" yoktu.
Futbolcuların posta koyması için ideal biri olarak (!!!)
***
İkinci yarı daha iştahlı bir Fenerbahçe. Niang'ın hareketlenmesi, Mehmet Topuz'un gücünü hissettirmesi ve sahadan daha renkli tribün şovu... Kasımpaşa'nın haddini aşan açılımı, ikinci golün gelmesini engelleyemedi. Kasımpaşa inanmadığı bir davanın koşuşturmasındaydı zaten...Bazı takımlar yenilmek içindir.
Dünkü Kasımpaşa'nın gol atması için, belki bir kale daha icat etmek gerekirdi.
Dün gece övgü hanesine yazılacaklar listesinde ilk sırayı Alex'e verdim.
Sonra kaleciVolkan'a... Selçuk'un yalın görev anlayışını da tırnak içine aldım.
Takımına yararlı bir sükuneti vardı.
Oynanan futbol gözleri okşamasa da inanmak kazanmak için en anlamlı gerekçedir. Dün gece Fenerbahçeli futbolcular gözleri bağlı olarak da maça çıksaydı.
Yine kazanırlardı. Onlarda yürek gözü hayata geçtiğinden biri.
Gözleri galibiyetten başka bir şey görmüyor zaten.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.