Fiyaka salgını
- Hakkı Yalçın Yazıları
- 30 Kasım 2009, 20:29:51, Güncelleme: 15 Temmuz 2010, 16:14:32
Fenerbahçe'de bayramı zehir edenlerin listesini yayınlıyorum. Kasımpaşa karşısında forma giyen bütün futbolcular.Takımının seyircisiz oynamasına sebep olan Fenerbahçe tribünlerindeki zorbalar. Takımlarını bitirimlikleriyle yalnız bırakan küstahlık sembolü Kazım ve sahte kabadayı Bilica. Sezon başından beri futbolcuların şiddeti artan çirkinliklerine arka çıkan ve gerçeklerin önünü kapatan Fenerbahçeli yöneticiler. Galibiyetlerde tanrı muamelesi görenlerin, yenilgilerde sıradan eleştirilerle kurtulması imkânsız olduğu için Alex, Ve saha kenarındaki kundakçı Daum.
***
Disiplini inkâr eden, yenilgiyi davet eder. Fenerbahçe'de liderlik fiyakasıyla yayılan salgın, suç ortaklığını doğurmuş, takımdaki güzel şeyleri öldürmüştür. Medyayı yalanlayanların yalancı çıkması, her şeyin ilk sebebidir.
***
O yüzden... Gökhan Gönül'ün, saçlarına gösterdiği özeni, ayaklarına göstermediğinden bahsetmenin... Fenerbahçe'nin sol parmağında, tılsımını yitirmiş bir yüzük gibi duran Roberto Carlos'un, Fenerbahçe'yi gönlünde aldattığını bir kez daha tekrarlamanın... Güiza'nın değil 1 gol, bir maçta 4 gol atsa bile, "karikatür forvet" olmaktan öteye gidemeyeceğinin... İki tane Selçuk Şahin birden o formanın içine bedenini soksa, Fenerbahçe'de oynamasının mümkün olmayacağının... Futbolcuların aleme katılma haklarının ellerinden alınması gerektiğinin... Hiçbir anlamı yok. Mazereti başka kanallarda arayan yöneticilerin aynaya bakmaları rica olunur.
***
Galatasaray da aynı sorunlar içinde. Takımın kaptanına bakın, gemiyi önce o terk ediyor. Bursaspor maçının günahlarını üzerinden silkelerken, "Benden santrfor olmaz" diyor. Niye? Senden kulüp başkanı oldu. Teknik direktör oldu. Kaptan oldu. Playboy oldu. Rakibine küfür eden, kafa atan, güvenlik görevlisine saldıran bitirim oldu. Santrfor niye olmasın? Usta kaptanlar gemisini karada da yüzdürür. Adnan Polat'ın 'yaveri' olmakla, Galatasaray'da 'kaptan' olmak arasındaki fark budur.
***
Şimdi jeneriklerde Beşiktaş yazıyor. İki ay önce, Fenerbahçe ile Galatasaray'dan gayrisinin şampiyonluktan muaf tutulduğu ligde, Beşiktaş raconu bozdu. Her şey bizlere geçen sezonu hatırlatıyor. Görünen o ki Beşiktaş, hikayelerin sonunu seviyor. İlk yarının son haftalarına girilirken... Eşkali liderliğe yakışan bir Kartal görünüyor. Liderliğin ikinci basamağında.
***
Yılmaz Vural'a parantez açıyorum. Teslimiyeti reddeden komutan. Daum'u futbolcusundan akıl almaya itecek kadar şaşkına çeviren strateji uzmanı. Bu hafta hiç kimse onun kadar görkemli biçimde tebrik edilmeyi hak etmedi. O yüzden televizyonlara yem ettiği, artistik yanını, bir daha ortaya çıkarmasın. Çünkü ciddiye alınmak için... Ciddi olmak gerekir.
***
Disiplini inkâr eden, yenilgiyi davet eder. Fenerbahçe'de liderlik fiyakasıyla yayılan salgın, suç ortaklığını doğurmuş, takımdaki güzel şeyleri öldürmüştür. Medyayı yalanlayanların yalancı çıkması, her şeyin ilk sebebidir.
***
O yüzden... Gökhan Gönül'ün, saçlarına gösterdiği özeni, ayaklarına göstermediğinden bahsetmenin... Fenerbahçe'nin sol parmağında, tılsımını yitirmiş bir yüzük gibi duran Roberto Carlos'un, Fenerbahçe'yi gönlünde aldattığını bir kez daha tekrarlamanın... Güiza'nın değil 1 gol, bir maçta 4 gol atsa bile, "karikatür forvet" olmaktan öteye gidemeyeceğinin... İki tane Selçuk Şahin birden o formanın içine bedenini soksa, Fenerbahçe'de oynamasının mümkün olmayacağının... Futbolcuların aleme katılma haklarının ellerinden alınması gerektiğinin... Hiçbir anlamı yok. Mazereti başka kanallarda arayan yöneticilerin aynaya bakmaları rica olunur.
***
Galatasaray da aynı sorunlar içinde. Takımın kaptanına bakın, gemiyi önce o terk ediyor. Bursaspor maçının günahlarını üzerinden silkelerken, "Benden santrfor olmaz" diyor. Niye? Senden kulüp başkanı oldu. Teknik direktör oldu. Kaptan oldu. Playboy oldu. Rakibine küfür eden, kafa atan, güvenlik görevlisine saldıran bitirim oldu. Santrfor niye olmasın? Usta kaptanlar gemisini karada da yüzdürür. Adnan Polat'ın 'yaveri' olmakla, Galatasaray'da 'kaptan' olmak arasındaki fark budur.
***
Şimdi jeneriklerde Beşiktaş yazıyor. İki ay önce, Fenerbahçe ile Galatasaray'dan gayrisinin şampiyonluktan muaf tutulduğu ligde, Beşiktaş raconu bozdu. Her şey bizlere geçen sezonu hatırlatıyor. Görünen o ki Beşiktaş, hikayelerin sonunu seviyor. İlk yarının son haftalarına girilirken... Eşkali liderliğe yakışan bir Kartal görünüyor. Liderliğin ikinci basamağında.
***
Yılmaz Vural'a parantez açıyorum. Teslimiyeti reddeden komutan. Daum'u futbolcusundan akıl almaya itecek kadar şaşkına çeviren strateji uzmanı. Bu hafta hiç kimse onun kadar görkemli biçimde tebrik edilmeyi hak etmedi. O yüzden televizyonlara yem ettiği, artistik yanını, bir daha ortaya çıkarmasın. Çünkü ciddiye alınmak için... Ciddi olmak gerekir.