Hesabı Mourinho öder!
Başından sonuna kadar kaos içinde yaşandı maç. Samet Akaydın'ın rakibe yaptığı asisti ile birlikte, maç tribünler için bitti. Bilbao yerine Samet rakip oldu seyredenlere. Kazanılması gereken maç, oyuncular için bir anda "saklanılan" dakikalar haline dönüştü. "Beni de protesto ederler" diye düşündüğünde bir futbolcu, yapacağını da yapamaz hale gelir. Daha kadrolar açıklandığında "Samet'in ne işi var" diyen sayısı o kadar fazlaydı ki… "Özel biri"nin bu kararındaki "özellik" herkesin merakıydı. Oyuncunun "sarsak" özelliği, taraftar tarafındaki sabıkaları falan hesabında olamamış Mourinho'nun. "Büyük hoca"nın böylesine "küçük" detaya takılmadığını gördük. "İstifa" isyanı her taraftarın hakkıdır. İki derbiyi de kaybeden takımı olması bir yana, "bu maçı kazanacağım" mesajı veren bir takım dili de yok ortada. Mourinho, "Van Bronckhorst'a yaptığınızı bana yapmayın" dedi. Ancak şimdi özellikle sabrı kalmayan taraftar karşısında sorumluluğu almalı. İstediği her oyuncuyu aldılar, her imkanı sağladılar, geçmiş maçlardaki benzer durumlara rağmen kimse tek kelime etmedi. Hala Fenerbahçe'nin ruhunu anlamış değil. Kendi hesapları içinde hala "defans kültüründen" bahsedebiliyor. Bakın; buradaki hassas nokta, Fenerbahçe'nin takım olarak agresifliği ortaya koyamaması, baskıyı doğru yapamaması, tempo yaratamaması, mağlup olduğu devreyi "üç faulle" bitirmesi. Special One'ın artık karşısında en güçlü rakip var; Fenerbahçe taraftarı…
YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
TÜM YAZILARI