Bitti ama…

Nihayet bitti. Bitti ama çok rezillik yaşadık. Şimdi hangi birini sayayım? Yumruklar, küfürler, hakaretler sezon boyunca havada uçuştu. Üstelik sadece futbolcular değil, anlı şanlı yöneticiler, teknik adamlar hatta medyadan bazı isimler bile bu çirkinliğin parçası oldu. Fenerbahçeli Mert Hakan'ı son derbide gerilimi tırmandırdığı için eleştirmiştik. Peki, kutlamalar sırasında Okan Hoca'nın sergilediği görüntü bir teknik adama yakıştı mı? Gerçi bu sezona çok layık bir kapanış oldu. O ayrı! Bu yaşananlar için ne söylenebilir? Mevlana'dan bir alıntı ile bitireyim. "Dilini terbiye etmeden önce yüreğini terbiye et. Çünkü söz yürekten gelir dilden çıkar." Anlayana…

HAKEMLER
Bu sezon hakemler hakkında o kadar çok konuştuk ki! Onların standarttan yoksun ve tartışmalı performansları sezonun öznesi oldu. Adil rekabet için adil hakem yönetimi şarttır. Ama futbol kamuoyu hem sahada, hem de VAR' da çok kötü performanslar izledi. Süper Lig'in en çok maç yöneten isimleri Arda Kardeşler ve Bahattin Şimşek'in performansını beğenen kaç futbolsever çıkar mesela? Bu hakemler 21'er karşılaşmada düdük çalmış! Oysa ben "felaket" yönettikleri en az üç, dört maç sayarım. Ah yazılım ah! Ümit Öztürk, Ali Şansalan, Tugay Kaan Numanoğlu, Atilla Karaoğlan, Çağdaş Altay… Bu hakemler için, "iyi sezon geçirdiler" demek mümkün mü? Hepsini geçtim. Elit hakemimiz Halil Umut Meler bile berbat bir sezonu geride bıraktı. Hadi yaşadığı travma sonrasını bir kenara koyalım, ya öncesi? Gençlerden Cihan Aydın ve Direnç Tonusluoğlu biraz umut verdi. Emekliliği gelmiş Volkan Bayarslan da fena değildi. Gerisi vasatı bulmaz. Bakın yardımcılara, hele hele VAR konusuna girmedim bile. Yabancı VAR'lar genellikle bizim standardımızın üzerinde olunca son haftalar görece sakin geçti de ortalık biraz duruldu. Velhasıl bilanço iyi değil. Yeni sezona aynı ekip ve zihniyet ile girersek vay halimize! Genç kadro, iyi eğitim, kafası bulanmamış hakemler ve nihayetinde adil, standart hakem kararları bekliyoruz. Yeni bir oluşum şart.

SEZONUN EN İYİLERİ
Adettendir, geride kalan sezonun ardından en iyiler belirlenir. Uzun uzadıya 11'ler oluşturacak, listeler yapacak değilim. Ama Muslera'nın kaleci performansını, stoper olarak Djiku'yu, orta sahada Fred ve Torreira'yı, santrafor olarak da İcardi'yi ayrı bir yere koymak ve haklarını teslim etmek zorundayız. İrfan Can Kahveci ve Barış Alper Yılmaz da kariyer sezonu oynayarak, müthiş performans gösterdiler. Oğuz Aydın ve Levent Mercan ise bence en iyi çıkış yapan isimler oldu. Transfer de isimlerini çok duyacağız. Elbette madalyonun öteki yüzü, yani hayal kırıklıkları da var. Ama orada Cengiz Ünder'den, Ante Rebiç'e, Tanguy Ndombéle'den, Joaquín Fernández'e kadar çok uzayacak bir liste çıkar. Biz iyilerle yetinelim!

KİM ÇIKAR?
Lig bitti. EURO 2024 için geri sayım başladı. Milli takım aday kadroları her zaman tartışılır. Kadroya alınmayan isimler üzerinden çok polemik yapılır. Şu anda o toplara girmeyeceğim. Gün, birlik olma günü. Bugünün meselesi ayrı. Montella'nın kararıyla 7 Haziran'da milli takımın geniş kadrosundan 9 futbolcu çıkartılacak ve 26 kişilik kadro UEFA'ya bildirilecek. Sizce kimler çıkmalı? Kolay bir seçim değil. Ben kendi adıma kalecilerden Doğan Alemdar Defans 'tan Ahmetcan Kaplan ve Samet Akaydın; Orta sahadan Berat Özdemir; Forvet 'ten ise Abdülkadir Ömür ve Bertuğ Yıldırım isimlerini bulabildim. Hala üç isim daha gerekiyor. Turnuva takımı olmak, kısa sürede üst düzey zorluk seviyesinde art arda maçlar yapmak kolay değil. Kadroyu bu doğrultuda çok amaçlı ve alternatifli oluşturabilmek gerekiyor. Dedim ya; işi kolay değil Montella'nın...