Derbi sonrası

galatasaray şampiyonluk kutlamayı hesaplarken, seksen dakika bir kişi eksik oynayan ezeli rakibine hem de kendi evinde 1-0 mağlup oldu. Gelin görün ki, biz hafta boyunca bu etkileyici performanstan çok, olayları konuştuk. Oysa bir tarafta İsmail Kartal'ın doğru oyun planı ve hamlelerini, Fred, Ferdi ve Szymanski'nin üst düzey oyunlarını konuşup; diğer tarafta da Okan Buruk'un yanlış tercihlerini ve maç boyunca hamle yapmak yerine oyunu bir seyirci gibi takip etmesini eleştirebilirdik. Başta Mert Hakan ve maçın ardından Ali Koç'un ön plana çıktığı olaylar zinciri gündemi değiştirdi. Fenerbahçe'nin derbi zaferi neredeyse ikinci plana itildi. Galatasaray cephesi bu gelişmeleri fırsat bilerek yanlışlarını örttü, taraftarını konsolide etti ve Fenerbahçe yine "çıban başı" ilan edildi. Ali Bey takımına sahip çıkmak isterken, bir kez daha sorun odağı oluverdi. Kriz yine iyi yönetilemedi. Sounes'ın diktiği bayrak, Abdürrahim Albayrak'ın karanlıkta kupa kaldırma ısrarı, soyunma odasındaki "Kadıköy hatırası" kutlamaları unutuldu gitti. Bu tip durumlarda itidalli olmak kolay değildir. Mesele zaten zoru başarıp, saha dışında da haklı kalabilmek değil mi?

KUPA ZAFERİ

Trabzonspor galibiyetiyle kazanılan kupa zaferi Beşiktaş'a ilaç gibi geldi. Siyah-beyazlı takım doğru oynadı. Çok istedi. İyi mücadele etti. Trabzonspor kağıt üzerinde bir adım önde görünürken, sahada bunu ortaya koyacak bir futbol sergileyemedi. Beşiktaş camiasının da, yeni yönetimin de bu başarıya çok ihtiyacı vardı. Ama kupayla esen bahar havası yanlışları ve eksikleri örterse gelecek yıl kaybedilir. Beşiktaş'ın hala teknik direktör istikrarına, ilk on bire doğrudan dâhil olacak dört, beş çok iyi oyuncuya; güçlü bir yedek kulübesine ve doğru bir yönetim stratejisine ihtiyacı var. Bir yandan bu yapılanma yürütülürken, sezonu erken açmayacak olmak elbette avantaj yaratacak. Avrupa Ligi'ne doğrudan play-off aşamasından katılacak olan Siyah-beyazlı takım yeni ve beyaz bir sayfa açıp, umuda yolculuğa Süper Kupa maçıyla başlayacak.

LİGİN SONU

Sezonun sonuna geldik. Otuz küsur yıldır bu işi yapıyorum, ilk kez "şu sezon bitsin" diye dua ettim. Bunca yıldır bu kadar kaotik, bu kadar sıkıntılı, bu kadar olaylı bir futbol sezonu yaşadığımızı hatırlamıyorum. Hadi ben ellisindeyim, seksene merdiven dayamış büyüklerimiz bile hatırlamıyor. Galatasaray büyük bir mucize olmazsa şampiyonluğa ulaşacak. Fenerbahçe bir bölümünü forse edip neredeyse yüz puan ile tamamladığı sezonu kupasız kapatma tehlikesi ile karşı karşıya. Düşenler, kalanlar, TFF'yi suçlayanlar derken kim mutlu bilemedim. Peki, büyük resme baktığımızda güzel oyun, adil rekabet ve doğru hakem yönetimi konusunda vicdanı rahat olan var mı? Futbolun bütün paydaşları bu görüntüden sorumlu. Ama hatalardan ders çıkarmaz, sürekli olarak kendimizi haklı görür ve çözüm için çaba sarf etmezsek gelecek yıl, bu sezondan da kötü olur. Artık bu kadarına kimsenin tahammülünün kaldığını düşünmüyorum. Lütfen futbolumuza nefes aldırın. Lütfen.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.