Anlayamadım!

Gedson Fernandes uzun süredir G.Saray'ın transfer gündeminde ilk sırayı meşgul ederken bir gecede Beşiktaşlı oluşuyla yüzleştik.
A Spor'da Beşiktaş'ı takip eden muhabirimiz Sercan Dikme haberi verdiğinde şaşırmadım desem yalan olur. Sercan bu haberi medyada ilk kez duyurarak önemli bir muhabirlik başarısına imza attı.
Beşiktaş büyük bir bütçe ayırarak, ses getiren bir transfer yapmış oldu. Pjaniç'in kiralık, Atiba'nın hayli yaşlanmış olduğu düşünülürse doğru bir planlama diyebiliriz.
'Acaba'lar yok mu? Elbette var.
Gedson, Portekiz Milli Takımı'nın bütün alt yapı kategorilerinde oynadı.
Benfica alt yapısından A takıma geçerken hemen herkes büyük bir yıldız olma kapasitesi bulunduğuna inanıyordu. Tottenham'a kiralanma bedeli 4,5 milyon euro'ydu.
Ama beklentilerin uzağında kalıp, geri döndü ve bu kez G.Saray'a kiralandı. Kumaşının iyi olduğunu gösteren işler yapsa da uyum süreci net bir fikir edinmemize imkan bırakmadı. Yeniden Benfica'ya döndü ve Lig'de sadece 47 dakika şans bulabildi. Yani bir türlü performans ve oynama istikrarı yakalayamadı.
Sonrası malum. Ara transfer döneminin en çok konuşulan ismi olarak Ligimize geri döndü.
1 Temmuz'dan itibaren Beşiktaş ile 5 yıllık kontratı var. O zamana kadar kiralık olarak Rizespor'da oynayacak. Bana en garip gelen konu bu oldu. Diyebilirsiniz ki, ''Rize'de eksik olan maç kondisyonunu kazanacak. Zaten Beşiktaş'ın şu aşamada o bölgede alternatifleri var.'' İyi de takıma, arkadaşlarına, kulübe alışması için bu dönem iyi bir fırsat değil miydi? Söylendiği gibi Önder hocadan başka teknik adam gündemi yoksa ona ve kafasındaki şablona adapte olması için de zaman kazanmış olacaktı.
Özetle yeni sezon öncesi takıma daha kolay adapte olacaktı.
Yabancı kontenjanını açmak bu kadar zor olmasa gerek.
FFP ve benzeri mali konularda bilmediğimiz bir detay yoksa bu transferde benim anlamadığım tek şey kiralama detayı oldu.

F.BAHÇELİ'NİN KEDERİ KADERİ
Konan, Efecan vs. derken Fenerbahçe transfer konusunda yine eli boş kalıp, uzatma dakikalarını beklemeye başladı.
Ozan kimi, ne kadar tatmin eder bilemiyorum. Elbette yerli matematiği için iyidir.
Gidişini zaten anlayamamıştım.
Dokuz kilo verip, geri dönmüş oldu. Watford'un kümede kalması ya da opsiyon falan hikaye. İyi oynarsa gelecek sezon da kadroda yer bulur.
Konan ve Efecan konusu tamamen Başkan'ın prensiplerine takıldı. Önemli bir işadamı olarak bu seviyedeki bazı yaklaşımları belli ki kaldıramıyor.
Koç Grubu ile Fenerbahçe'nin mali etkinliği bir değil ki! Benim üzüntüm İsmail hoca için oldu.
Fenerbahçeliler gibi, İsmail hoca'nın da gözü günlerdir yollarda kaldı. İlk döneminde devre arası istediği iyi santrafor alınmadığı için şampiyonluğu kıl payı kaybeden Kartal, bir kez daha beklediğini bulamadı.
Yine de bu kez Fenerbahçe'nin ara transferi bir, ya da iki transfer yapmadan geçmeyeceğini düşünüyorum. İsmail Hoca kısa hazırlık dönemini dar kadroyla yapabildi ama istediği oyuncuların bir kısmı alınacaktır.
Yoksa keder ve kader başlığı gerçeğe dönüşür.

BİTPAZARI
Bizim futbol coğrafyamız maalesef böyle.
Transferde sürekli aynı oyuncuların etrafında dönüp, dolaşıyoruz. Bunda yöneticilerimizin dar vizyonu kadar, menajer ve medya etkisini de göz ardı edemem. Ama onca scout'un neden ikame edlidiğini sorgularım. Bizim yaptığımız transfer mühendisliği, kolaycılıktan öte bir vizyonsuzluk ve çıkarcılık barındırıyor sanki… 37 yaşındaki Bafetimbi Gomis kurtarıcı oluyor. Semih Kaya için ne demeli? Tu-kaka gönderilen Ozan Tufan apar topar geri getiriliyor. Gedson bulunmaz Hint kumaşına dönüyor. Yahu bu ülkede hala Onyekuru güzellemeleri yapılıyor! Örnekler o kadar çok ki. 44 yaşındaki Alex 'dönüp, yarım sezon oynarım' dese hemen atlamazlarsa mesleği bırakırım. Düşündüm de… Alex dönüp yeşil sahaya çıksın yeter. Onu sahada yürürken görmek bile 10 tane Meyer transferinden iyidir.

FENERBAHÇE BEKO
Djordjeviç'i zaman zaman eleştirdiğim oldu. Bence bu eleştirileri hak edecek şeyler de yaptı. Sezon başında Kokoskov'un yol açtığı saçmalık üzerine bir anda İstanbul'a gelip, beraber hazırlanmadığı ve transferini yönlendirmediği bir takımı kucağında bulmasını göz ardı edemem.
İşi kolay değildi. Buna rağmen Vesely ve De Colo gibi çok önemli yıldızların yokluğunda, kendisi dahil, bir çok oyuncusu Covid ile boğuşurken dokuz maça sekiz galibiyet sığdırmak önemli iştir. Alkışı hak ediyor. Elbette Guduric ve Pierre'in olağanüstü performansları ile takımın birlikte büyümesinin de altını çizelim. Fenerbahçe Beko yedi ya da sekizinci sıradan play off vizesi almak için büyük bir adım attı.
Taraftarın, ''Biz eskiden sadece F4'ü düşünürdük'' kibrine kapılmadan bu takıma destek vermesi gerekir. Real Madrid maçında tribünler tıklım tıklım olmalı.