Siz olsanız?

İkinci yarının başlamasına sayılı günler kala, şampiyonluk yarışındaki takımların son durumlarına şöyle bir göz atalım.
Zirvede Trabzonspor var... Hem iyi futbol oynuyorlar hem de iyi kadroları var... Üç de yeni transfer yaptılar. Takipçilerinin işi zor. Bursaspor ikinci sırada... Ara transfer dönemini şu ana kadar boş geçseler de liderle arasındaki 5 puanlık fark, kapanmayacak fark değil...
Üçüncülükte F.Bahçevar. Onlarda da kadroda artış yerine, eksilme oldu. Transfer yapmadılar ama Gökhan Ünalve Colin Kazım'ı da gönderdiler. Bir de üstüne Türkiye Kupası'na yine veda ettiler. İkinci yarıya moralsiz giriyorlar.
Dördüncü sıradaki Kayserispor ise sezonun sürpriz takımı... 22 yaşındaki Kujovicve 23 yaşındaki Amrabat'ın ardından dün de Wolfsburg'dan Karim Ziani'nin işini bitirdiler... Şampiyonluk için her şeyi yapıyorlar.

Schuster ne istediyse yaptılar
Quaresma ve Guti transferlerinin ardından otoriteler tarafından "Uzak ara şampiyon olur" denilen Beşiktaş ise ilk yarıyı beşinci sırada tamamladı.
Nedenleri çok... Sistem mi, taktik mi, 20 futbolcunun sakatlanması mı, şanssızlık mı, beceriksizlik mi? Artık ne derseniz deyin!
Başkan Demirören ve yönetimi, geç kalmadan düğmeye bastılar. 'Sarı Melek'le masaya oturan yetkililer, "Ne istiyorsun?" sorusuna aldıkları, "Üç transfer"istediğini vakit kaybetmeden yerine getirdiler. Doğrusu Schuster bile şaştı bu duruma.
Nasıl şaşmasın ki kimi istediyse almışlar... Hem de kamptan önce bitirdiler hepsini. Nereden bulacaksın böyle yönetimi! Werder Bremen'den Almeida, Atletico Madrid'den Simao, Valenica'dan Fernandes.
Yukarıda Allah var, böylesine önemli isimleri aynı fotoğraf karesinde görmek bile zor derken, şimdi hepsi siyah-beyazlı formayı terletmek için bir aradalar.

Yıldız dediğin sahada olmalı
Ama bu isimlerin sadece gelmeleriyetmiyor, oynamaları da lazım... İyi oynamalarından bahsetmiyorum, sahaya çıkabilmelerinden bahsediyorum. Takımda o kadar çok yabancı oldu ki son dakikada Holosko'yu İBB'ye vermesen, Fink'in de sözleşmesini dondurmasan; ne Almeida ne de Simao'yu oynatma şansın yok.
Fernandesise halen beklemede. Tabataya da başka biri gidecek ki lisansı çıksın. Bu arada o da bel spazmı geçirmiş; dakika bir, gol bir!
Kısaca son durum şudur:
Bu takımda Guti, Quaresma, Simao ve Almeida'nın formaları hazır, banko oynarlar... Sivokve Ernst, bu isimlerin peşinden gelen saha içindeki 5 ve 6'ncı yabancı olurlar... Fernandes, bu ikiliden birini kesmek için uğraşır durur... Bobo, ancak maçların ikinci yarılarında Almeida ile yer değiştirir... Ferrari, ancak Sivok sakatlanırsa şans bulur... Hilbert, tamamen kontenjana kurban gider... Tabata'nın pek şansı yok, zaten gittigidiyor...
Bu sisteme göre Kartal'ın kanatları çırpar, pençeleri yırtar...
Ama saldırılara karşı oluşturulacak savunma kalkanında problem olabilir...
Schuster, o bölgeyi sağlamlaştırmak isterse, kimi feda edecek acaba?
Guti'yi mi, Ernst'i mi, Quaresma'yı mı, Simao'yu mu, Almeida'yı mı, Sivok'u mu?
Siz olsanız, hangisini kenara alırdınız? Allah Schuster'e kolaylık versin.
İşi artık çok daha zor!