Deplasman hobisi
Ziraat Türkiye Kupası yarı final ilk maçında Akhisar'da kazanmanın, avantajlı skor elde etmekten daha fazlası olduğunu söylemiştik.
Sezonun genelinde ''deplasman fobisi'' yaşadığı gözlenen G.Saray bu denli önemli bir maçta, istim üzerindeki bir takımı yenerken çok da iyi oynamamıştı aslında. Dün akşam, sağ bekte yeniden Mariano'nun oynaması önemliydi.
Anlaşılan Fatih Hoca, Linnes'in formda olmasına rağmen, bu oyuncusunu da diri, istekli ve her an oynamaya hazır tutmak niyetinde.
Farklı ve rahat kazanılan maçta benim en çok aklımda kalan şey Fernando'nun maç öncesi yayıncı kuruluşa verdiği röportajdı.
Fernando, uzun süren sakatlığının iyileştiğini ve oynamaya hazır olduğunu taraftara müjdeledi. Nitekim; Terim onu ikinci yarı sahaya sürdü.
Selçuk yedeğe çekilir
Belli ki; Konyaspor ile TT Stadyumu'nda oyanancak maçta ve Kadıköy'de Fernando ilk 11'de oynayacak.
Terim, Brezilyalı'nın takıma dönüşünden sonra kimi kesecek, merak konusu. Tahminimce, yedek kulübesine çekilecek isim; Selçuk… Keza; dün akşam Karabük'te, Donk'u çıkartıp Fernando'yu oyuna sürmesinin sebebi, Hollandalı'nın sarı kartıydı bence… Önümüzdeki haftalarda, Galatasaray evindeyken savunmanın önünde tek ön libero, önünde Belhanda-Feghouili ikilisiyle daha ofansif bir onbir uygulamasına tanıklık edebiliriz.
Kadıköy'de ve hatta herhangi bir deplasmanda bu ilk 11 fazla riskli olacaktır kuşkusuz. Şahsi görüşüm;
Fernando-Donk ikilisinin önünde Belhanda kurgusunun en doğru seçim olacağı yönünde. Eren sakatlandıktan sonra yedeği kalmayan Gomis'in oyunda kalmasını yadırgamadım. Tahminimce Gomis oyunda kalmak istedi.
Sezonun tüm gidişatını etkileyecek kadar büyük bir risk olduğunu düşünüyorum.
Karabüksporlu olanlar için zor bir geceydi. Onlara gelecek sezon bir alt ligde başarılar dilerim.
Ama lütfen kulübü bu hale düşürenlerin yakasını bırakmasınlar.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.