Peşinen yenildiler

Trabzonspor sahaya sürdüğü 11 ile bu maçtan çok Fenerbahçe maçını ön plana aldığını düşündürdü. Fakat şunun bilinmesi gerekir ki bu gibi 1. sınıf maçlar böyle fazla ihmal edilmeye gelmez. Zira bu maçlar kulüplerin tarihinde önemli iz bırakır.
Trabzonspor'un dünkü maçta oyunu geride, ceza sahası üzerinde kabul etmesi fevkalede yanlış bir mantıktı. Bu rakibin yorulmadan rakibin karşısına çok daha hazır ve kuvvetli olarak çıkmasına sebep oldu. Elinde kuvvetli, güçlü ve mücadeleyi seven bir oyuncu kadrosu varken, bu oyun şeklinin tercih edilmesi mağlubiyeti önceden kabul etme anlamına gelir.
İlk yarı tamamen Beşiktaş'ın kontrolölünde geçti. Bordo-mavili takım teknik, taktik, oyuncu seçimi ve diziliş olarak yanlışlıklar içerisindeydi.
Yani hem oynayan (futbolcular) hem oynatan (teknik ekip) ilk yarı boyunca yanlışlıklar içerisindeydi.
Bakın, bordo-mavili futbolcuların yaptığı hataların telafisi kısa zamanda halledilebilir.
Ancak, bir motivatörün (teknik ekip) yapacağı hataların takım üzerindeki tahribatın tamiratı çok zaman alır.

İskelet ile bu kadar oynanmaz
Beşiktaş, Trabzon karşısında fiziksel ve tekink olarak, artı taktik itibariyle üstün göründü. Bu şartlar altında Trabzonspor'un fazla bir varlık göstermesi beklenemezdi. Beşiktaş maçını kaybedip kupadan elenen bir Trabzonspor'un teknik olarak mantıksal hata yapıp yapmadığı hafta sonu oynayacağı Fenerbahçe maçının sonucunda belli olacaktır.
Bizce özellikle maçın ilk yarısında takıma hiç müdahale yapmayan Trabzonspor kulübesi bu maçı adeta Beşiktaş'a bırakmış gibi göründü.
İlk yarı boyunca hiçbir mevkide etkili olmayıp rakibi karşısında tamamen etkisiz kalan bordo-mavililer, rakibe çok pozisyon vererek 2 de gol yemiştir.
İkinci yarıya Trabzon, rakibine oranla daha iyi girdi, golü erken buldu. Brozek'in direkten dönen topu Trabzon için adeta umut ışığı oldu.
Netice olarak Trabzonspor, takımın iskeletiyle fazla oynamasının cezasını çekti.