Serbest bırakılsın
Hiddink'in takımlarında oynamayan oyuncuların yanı sıra sakat oyuncuların çağrılması büyük tepki topladı. Bunun yanında sakatlıklarına rağmen milli oyuncuların da buna pek itirazları yok gibi... Bunu neye bağlıyorsunuz? Milli forma aşkı mı?
İki konu var burada:
1- Almanya ve Azerbaycan maçlarının primi 200 bin euro... Buna 'hayır' diyecek kaç adam var Türkiye'de...
Oynamasan bile gideceksin, primini alacaksın. Sen olsan 'Sakatım, gelmem' der misin?
2- İki ay evvel Türkiye'de Dünya Basketbol Şampiyonası yapıldı. Avrupa'nın en büyük takımları NBA yıldızlarını oynatamadılar. Gasol buradaydı ama televizyon yorumculuğu yapıyordu, İspanya takımında oynamıyordu. Oynasa belki İspanya şampiyon olurdu. Nowitzki yoktu, Tony Parker yoktu. Çünkü bunlar NBA'de çok pahalı oyuncular. 70-80 milyon dolarlık sözleşmeler yapan oyuncular. Bunlar milli takıma gitmeleri çok yüksek sigorta ücretleri gerektiriyor. 60 milyon dolarlık bir adam sakatlanırsa kulübü bu parayı sigortadan ister. Sigorta da bu nedenle primleri yüksek tutuyor. Bu sigorta primleri ödenemediği için NBA'in yıldızları Türkiye'deki Dünya Şampiyonası'nda oynayamadı.
Şimdi milli takımda, senin bir futbolcun sakatlanırsa sigortası var mı; yok. Arda milli takımda sakatlandığı zaman, Arda'nın tedavi masrafları ve Arda'nın oynamadığı maçlardaki Galatasaray'ın maddi kayıpları sigorta tarafından karşılanırsa bu tartışma biter. O zaman bu sigortanın yönetmelikleri konması lazım. 'Milli takıma çağrılan sporcuyu federasyon sigorta ettirir' diye... Ayrıca Türkiye'nin ceza yönetmeliklerinden de milli takıma gitmeme suçu kaldırılmalı. Türkiye'de hâlâ suç! Çağrıldığın halde milli takıma gitmezsen ceza alırsın.
Milli takımda isteyen oynar, istemeyen oynamaz. O zaman Arda'yı milli takıma çağrırlar. Galatasaray ve Arda bakar; sakatlanması halinde sigortası nedir? Mesela 10 milyon... Polat ve Arda kabul etmezse federasyona '50 milyon dolarlık sigorta yapın, gönderelim' der. O zaman Arda sakatlanırsa kimse bir laf etmez.
O futbolcuyu baştan çıkaran, anormal primler de kaldırılırsa milli maç, milli maç olduğu için oynanır.
Milli maç para için oynanmaz. Milli maç heyecan için oynanır. Onun için "Serbest bırakılsın" diyorum. Bu heyecanı duymuyorsan gelme arkadaş... Arda, Almanya maçına sakat sakat 150 bin euro için koşmasın, 'Ben arkadaşlarımı yalnız bırakmamak için gidiyorum' diye gitsin, ben de Arda'yı alnından öpeyim. Federasyonun bu değişikliği yapması gerekiyor.
1- Suç olmaktan çıkacak.
2- Kulüple anlaşarak sigorta yapılacak. İkinci Lig'den çağıracağı futbolcu ile Süper Lig'deki futbolcunun sigortası aynı olmaz. 'Şu kadar sigorta ettirilir' diye yönetmeliğe yazamazsın.
EMRE LEKELEMEK İSTİYOR
-Emre, Galatasaray'da yetişen oyuncuların birçoğunun suni çim nedeniyle 'ostetis pubis sakatlığına yakalandığını' ileri sürdü. Bu görüşe katılıyor musunuz?
"Suni çim" yanlış bir deyim. Çimin doğal ya da plastik olması önemli değil. O çimin altındaki altyapı. Betonun üzerine serersen halı saha oluyor işte... Ama FIFA'nın kuralları içinde serersen, bunun da normlarını FIFA belirlemiş, o zaman sorun yok. FIFA'nın bir veya iki yıldız verdiği, üzerinde resmi maçlar oynanan suni çimli statlar var.
Galatasaray'da 'suni çim' denen sahanın nasıl olduğunu bilmiyorum. Üstelik bütün doktorların açıklamaları var. Bu kasık sakatlıkları fazla yorgunluğun getirdiği sakatlıklar. Fazla maç yaparsın, fazla antrenman yaparsın, küçük yaşta başladığın için kendini göstermek için daha hırslı mücadele edersin... Bir de tabii gençsindir, o gençliğin getirdiği bir gece yaşamı da var. Derwall mesela maçtan sonraki gece takımı kampa alırdı. Maç öncesi değil. 'Maçın yorgunluğunun üstüne bir de seks yorgunluğu binmesin' diye. Adam çünkü maçtan çıkmış, zaten 3 gündür rahip hayatı yaşıyor. Maçı oynadı, bir gün sonra idmanlara başlayacak. Pazar günü nasılsa tatil, 'Ben bir azayım.' O maçın yorgunluğunun üstüne bir de azdı mı; pubis sakatlığı başlıyor. Bunu önlemek için Derwall maç akşamı takım kampa alırdı. Maçtan sonra asıl dinlenmek gerekiyor, maçtan bir gece evvel değil. Şimdi bütün bu yorgunlukların sebebi bu... Bilimsel olarak... Kasık... Bunu getirip de orada suni çime bağlamanın alemi yok.
Emre tabii ayrıldığı Galatasaray'a, daha doğrusu kendisini istemediği için ayrılmak zorunda kaldığı Galatasaray'a saldırmak için fırsatı kaçırmıyor.
Galatasaray'a geri dönmesi için Emre ile Adnan Polat anlaşmışlardı ama Galatasaray camiası Emre'yi öylesine reddetti ki Polat'a rağmen geri dönemedi. Ondan sonra da "Ben zaten doğuştan Fenerliyim" dediği ortaya çıktı ve şimdi de Galatasaray'ı lekelemek için aklına gelen her şeyi söylüyor. Kendisini yetiştiren altyapı da dahil olmak üzere...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.