Kalitesiz olan Rijkaard

Galatasaray, Antalyaspor'a yenilerek 3.'lüğü garantileme fırsatını son haftaya bıraktı. Rijkaard "Kadrom yetersiz" diyerek faturayı yine oyunculara çıkardı.
Yöneticiler de hemen hemen aynı görüşte.
Suç kimde? "Kadrom yetersiz" demedi, "Sorunun kalite olduğu anlaşıldı" dedi. Bence bu bir itiraftır.
Rijkaard sorunun teknik kalite olduğunu anlamış bulunuyor! İnsanda utanma olur. Şampiyonluğa yarışan iki takım var; Fenerbahçe ve Bursaspor. Bu iki takım haftalar öncesinden Galatasaray'ı bırak şampiyonluktan, Şampiyonlar Ligi yolunda elediler. Galatasaray 30. haftaya UEFA için gelebildi. Fenerbahçe ile Bursa fark attı Galatasaray'a puan olarak. Şimdi Rijkaard'a soruyorum; erkekse, onurluysa, futbol adamıysa, futboldan anlıyorsa, bana cevap versin. Fenerbahçe takımı emrinde, Bursaspor emrinde, istediğini alabilir, bedava. Fener ve Bursa'dan kimi alırdı Galatasaray'a, kimin yerine; bana söylesin! 'Rijkaard, Rijkaard' diye diye Galatasaray'ın çökmesine neden olan Adnan Polat'a söylüyorum şimdi. Bu sorumu Rijkaard'a tercüme etsin ve cevabı bana bildirsin. Eğer Galatasaray Başkanlığı'na layık bir adam olarak orada oturuyorsa. Bu çok kolay bir soru. "Benim kalitem eksik, benim kadrom yanlış" diye kendisini ve Haldun Üstünel'i yerin dibine soktu, cevap veremedi Adnan efendi!.. Şimdi Hıncal Uluç sana soruyor Rijkaard efendi!.. Fenerbahçe'den kimi alırdın Galatasaray'a, kimin yerine? Bursaspor'dan kimi alırdın, kimin yerine? Desin bana. Bir desin.
O Fener'in ve o Bursa'nın ligin bitmesine 4 hafta kala havlu atarak gerisinde kaldı Rijkaard.
Rijkaard da utanmanın u'su varsa, bu soruya cevap versin!
Rijkaard, Galatasaray'a gelmiş, tarihin en kötü hocası. Birinci haftadan başlayarak, kaybedilen her puanın ardından birini ateşe attı. Antalya'ya yenilince de takımın tümünü ateşe attı bu defa. "Kalitemiz noksan" diyerek.
Saygısız adam, kalitesiz olan sensin.
Kalitesiz olan sensiz Rijkaard efendi. Bu kadar kalitesiz bir hoca Galatasaray'a gelmedi daha!..
Lider arkasındakileri harcamaz, arkasındakilere hakaret etmez. Lider sorumluluğu üzerine alan adamdır. 'Ben kaybettim' diyen adamdır, diyebilen adamdır.
Ne zaman Galatasaray puan kaybediyor, 'Keita sattı maçı, kalecim sattı maçı, Elano sattı maçı, Santos sattı maçı, Arda sattı maçı' diye birisine yükleniyor. 'Rijkaard, Rijkaard' diye inat eden Adnan Polat'a maçtan sonra mesaj attım, "İnadın yüzünden, kendini de bitirdin, Galatasaray takımını da" diye.
Neden? Antalyaspor karşısında sahada 'Galatasaray' diye bir takım var mıydı? Galatasaray için oynayan bir tane oyuncu hissettiniz mi? Çırpınan, didinen...
Türk futbolunun en büyük markasıydı sezon başında Arda... 'Arda' diye bir futbolcu kalmış mı? 'Arda' diye bir ruh kalmış mı, 'Arda' diye bir kaptan kalmış mı? 'Arda' diye bir lider kalmış mı? Bir insan böyle çökertilir ancak, bir insan böyle bitirilir ancak! Adnan Polat ile Rijkaard el ele verdiler ve Galatasaray'ın maddi manevi en büyük değerini sıfırladılar.
Arda'nın zerre kadar aklı varsa bir dakika daha durmaz Galatasaray'da. Çünkü o Fener tribününden daha kötü tezahürat yapan kapalı tribün de yaşatmaz Arda'yı artık.

BENİM İÇİN BİR ONUR
Antalya maçında tribüne asılan "Konuştukça batıyorsunuz, kalbimizden çıkıyorsunuz" pankartıyla ilgili neler söyleyeceksiniz? Astıkları pankart utanç vericiydi. Bu konuda en ağır konuşan benim. Hıncal Uluç.
Eğer onların gönlünden çıkıyorsam iftihar ederim. O gönülde olmak benim için züldür çünkü. Onlar çünkü Galatasaraylı falan değil.
Galatasaray'ın tarihine en büyük ödülleri kazandıran adamları, Galatasaray'ın kaptanını bitirmek için kimden emir aldıklarını da gayet iyi biliyorum.
Alet olan adamlar, Galatasaraylı olamazlar.
Onlar Galatasaraylı ise ben Galatasaraylı değilim.
Onların gönüllerinden çıkmak benim için bir onurdur. Dilerim gelecek sezon o kapalıya 'Hıncal Uluç gönlümüzde değilsin' diye bir pankart asarlar. Dilerim benim onlarla birlikte olmadığımı, olamayacağımı bütün dünya görür televizyondan. O pankartları kim emir verip astırıyorsa onlara, seneye bu emri versin. Benim kadar konuşan yok.
Hakan Şükür öyle demiş de Hakan Ünsal böyle demiş de... Demesinler mi? Her şey bittiği zaman takıma el koyup Galatasaray'ı şampiyon yapan ağabeylere Adnan Polat yönetiminin neler yaptığını gördük. Onlar konuşmayacak da o kapalı tribünde 'arabesk ağıtlar' söyleyenler mi konuşacaklar?
Galatasaray bitti. Galatasaray hakikaten bitti. İtibarı sıfıra inmiş Adnan Polat ve yönetimin de kurtarmalarına imkan yok.
29 Mayıs'taki tüzük kongresi eğer seçim kongresine çevrilebilirse, bu yönetim indirilirse Galatasaray için ümit doğar. Yoksa artık iş işten geçti. Rijkaard'ı göndermesi Adnan Polat'ı kurtarmaz.
Bu takımın çünkü Adnan Polat'a güveni yok.
Takım ruhu yok oldu Galatasaray'da. Antalya maçında 'Galatasaray' diye bir takım var mıydı? Soruyu soran Adnan Polat. Ondan sorumlu adam kim: Adnan Sezgin. O takımı o ruhsuz hale getiren kim: Adnan Sezgin. Onu koruyan kim: Adnan Polat.
Bu Adnan Polat ile seneye takım yeniden kurulur mu? Hepsini at yeni takım yap. Yine geleceğin yer burası. Çünkü Galatasaray futbolcusu, Adnan Polat'a inanmamayı öğrendi.
Hakan Şükür'e ihanet, Hasan Şaş'a ihanet, Hakan Ünsal'a ihanet, şimdi Arda'ya ihanet, geri kalan bütün futbolculara ihanet. 'Rijkaard'ın sırtını okşayacağım' diye 'Adnan Sezgin'e vefa duyacağım' diye... Galatasaray takımını, Adnan Sezgin'e ve Rijkaard'a kurban etmiş bir başkana, Galatasaray artık itimat etmez.
Galatasaray, Adnan Polat'tan kurtulmadıkça hiçbir yere gidemez. Bunun yolu da 29 Mayıs'taki kongredir. Gerçek Galatasaraylılar o kongreye giderler ellerini kaldırırlar, oylarını verirler, imzalarını toplarlar, o kongre bir yönetim değişikliğine, bir güven oylamasına dönüşür. -Fenerbahçe maçından bu yana Leo Franco forma giymiyor. Polat, Fenerbahçe maçında kalecilerin hatalı goller yediğini söyledi. Franco'dan şüpheleniyor olabilir mi? Her maçtan sonra birisine fatura çıkarılıyor. İlk Fener maçının faturası Keita'ya çıktı. Ne oldu Keita devam ediyor. Bunun faturasını Franco'ya çıkardılar, "Gönderilecek" dendi; Antalya maçında kadrodaydı.
Ufuk gibi Galatasaray'ın geleceğini yüklenecek bir kaleci kadroda yok, Franco oturuyor orada!.. Bu Rijkaard'ın şaşkınlığı falan değil, bu Adnan Polat'ın şaşkınlığı.
Ne söylediğini de bilmiyor, ne yaptığını da... Eylemi ile söylemi birbirine uymayan bir adam Galatasaray'a başkan olabilir mi?

* * *
Lider arkasındakileri harcamaz, hakaret etmez, sorumluluğu üzerine alır.
Rijkaard, G.Saray'a gelmiş en kötü hoca

* * *
Rijkaard'a soruyorum, erkekse yanıt versin: Haftalar önce G.Saray'a fark atan F.Bahçe ve Bursa'dan kimi alır, kimin yerine

* * *
G.Saray bitti. Bu Adnan Polat ile yeniden takım kurulur mu?
Hepsini at, yeni takım yap, yine geleceğin yer burası

GÖNLÜM ADANA'DAN YANA
Geçen hafta, "Nazar değdi" demiştiniz, Buca bu hafta farklı kazanıp, Süper Lig'e yükselen ikinci takım oldu. Bucalılar durumu kurtardı ve İzmir'den nihayet bir takım Süper Lig'e yükseldi. -'Altay, Karşıyaka, Göztepe' varken aradan Buca'nın sıyrılmış olması da takdire değer... Daha neleri var. İzmirspor'u var, Altınordusu var, 'İzmir' denince akla gelen köklü takımlar var, onların hiçbiri ortada yok, 'Buca nereden çıktı' derken, haftalar öncesinden 'geleceğini' ilan ederek, Süper Lig'e yükseldi. Şimdi tabii esas 'üçüncü takım kim olacak' o önemli.
Orada da yine iki İzmirli var; Altay ve Karşıyaka. -Yine bir İzmir takımı gelirse bu defa da İzmir patlaması olacak. Evet. İki İzmirli bir lig olabilir. Ama benim gönlüm Adana'nın da Süper Lig'de olmasından yana. Adana bu ligde oynamayı çok hak eden bir ilimiz.
Futbolcu üreten bir ilimiz. Buca gelmeseydi, İzmir'den bir takım gelmesini isterdim, açık.
Ama İzmir'in artık Buca'sı varken ben Adana'nın da temsil edilmesini istiyorum.
Türkiye ligiyse bu; Karadeniz'i de Akdeniz'i de temsil edilmeli.