Alex de Souza

Eskiden kurduğum cümlelerin bir kısmını yeniden kuruyorum, kusuruma bakmayın. Alex de Souza bunların çok daha fazlasını hak ediyor çünkü.

Alex'in durduğu yerde bile ayaklarında ve kafasında pozisyon çeken özel bir güç var.
Buna "uzayla kan bağı" diyebilirsiniz. Alex'in koşarken alın terinde yüzmek gibi bir derinliği var, Buna "girdap" da diyebilirsiniz, rakipleri içine çeken.

Alex'in ayaklarında 40 yılda bir rastlanan sanatsal bir sihir var.
Buna "ayaklarıyla piyano çalmak" diyebilirsiniz. Alex'te gelmiş geçmiş bütün isimleri bir kalemde sildiren harika güzellikler var.
Buna"Fenerbahçe'nin özel tarihi" diyebilirsiniz.

Alex'in sadece kendi takımına değil, diğer takım taraftarlarına da haz veren şahsına münhasır bir yanı var.
Buna"yeni bir elementin keşfi" diyebilirsiniz. Alex'in melekleri harekete geçiren paylaşımcı bir yanı var.
Buna da "asaletin dışa vurumu" diyebilirsiniz.

Alex'in rakip takımları tek başına yerle bir edecek genetik bir şifresi var.
Buna "orantısız güç" diyebilirsiniz. Alex'in estetik goller sergisinde sayısız golü var.
Buna her dile çevrilmiş "Best Seller bir kitap" diyebilirsiniz.

Alex'in teoriyi pratiğe çeviren eylemci bir yanı var.
Buna "gümüşü altına çeviren profesörlük" diyebilirsiniz. Alex'in hayal gücümüzü zenginleştiren muhteşem bir yeteneği var.
Buna"çocukların rüyalarına masal taşımak" diyebilirsiniz.

Alex'in futbol dünyasına mesafeli davranan"filozof bir duruşu" var.
Buna"orkestra şefinin enstrümantal hali" diyebilirsiniz. Alex'in hiç kimseyi yıpratmayacak hataları da olmuştur elbet.
Buna da "insanlık hali" diyebilirsiniz.

Alex'e her şeyi diyebilirsiniz ama...
Onun futbolculuğunu ve adamlığını sıradan meselelerle eleştirmek adına hiçbir şey diyemezsiniz.

O yüzden, "Bu adam koşmuyor, takımın hızını kesiyor" diye Aykut Kocaman ve yaverlerinin sezon başında onu takımdan kesmek için yaptıklarını unutamazsınız.
Eğer Alex'e saygı duyuyorsanız.
Hafızalarınıza da duyacaksınız. Alex'in ruhuna ve ayaklarına saygı duymayıp, ligin ilk yarısında bu adamı "devrim safsatasıyla" idam etmeye kalkanlar da. Alex'in ayakkabılarını duvarlarına poster yapsınlar!

Ligin son haftasına girerken, şampiyonluk iki şıkla yüz yüze. a) Fenerbahçe... b) Trabzonspor… İkisinde de mükemmelliğin performansı.
İkisinin de böyle bir konumla övünmesi gerekir.
Şampiyonluğun boyutunu ve görkemini yükselten bu iki takımın mücadelesidir.
Heyecanın önünü onlar açtı.
Bizler de gönül kapılarımızı onlara açalım.

Kim şampiyon olursa helal olsun.
Ama güller dikenleriyle de avuçlanır.
Bazen ikinciler de birinciler kadar alkışlanır.

Bu öyle bir mücadele.