İki sorumlu var
Kağıt üzerinde skor değiştirebilecek oyuncuları daha fazla olan Galatasaray'dı. Savunmada Servet-Lucas ikilisi, önlerinde ise Topal-Sarp ikilisi vardı. Her ikisi de yumuşak ayaklı olmayan defansif orta saha ikilisi, uzun süre gerek topu ayağa oynamakta, gerekse de kanatlara taşımakta zorlandı. Elano yardıma geldiği zaman daha efektif pozisyonlar ortaya çıktı ancak Topal'ın oyunun başında gördüğü, hakemin de niye verdiğini pek izah edemeyeceği sarı kart, onun da performansını düşürdü. Hem defansif orta saha oynayıp hem de Alex'i kontrol etmek bu sarı kartla çok zordu. 25. dakikadan sonra kanatlara yayılan oyun Fenerbahçe'yi zorladı, ama gol yollarında çok eksik kalan Galatasaray genellikle bu topları gole çevirecek pozisyonları bulamadı. Leo Franco belki de hayatının en rahat maçlarından birini bu ilk 45 dakika içinde oynadı. Caner'in sürekli 50-60 metre şişirerek topu oyuna sokması Galatasaray'ın oyun planının olmadığını gosteriyordu. Nitekim Mehmet Topal'ın oyundan çıkmasından sonra orta saha üstünlüğü de Fenerbahçe'ye gecti.
Rijkaard ve Franco
Oyunun başından beri Galatasaray'ın umut veren ataklarında avantaj oynatmayan Cüneyt Çakır, 90 dakika boyunca maçı katletmeye devam etti. Bu hakemin nasıl Avrupa elit klasmanına çıktığını anlamak mümkün değil. En büyük bravoyu ise Leo Franco gibi dördüncü sınıf bir kaleciyi bu takıma getiren profesörler hak ediyor. Galatasaray'ın bütün kritik maçlarında komik goller yiyen ve hem Avrupa'da hem de Türkiye'de bütün kupalara veda etmesine neden olan Leo Franco, bu sene Galatasaray'ı yakmıştır. 90+1'de Fenerbahçe kalecisinin kurtardığı top ile Leo Franco'nun yedigi golü karşılaştırdığımız zaman takımdaki en önemli mevkilerden biri olan bu yerdeki kalite farkını açıkça görebiliyoruz. Bu yenilginin baş sorumluları Mehmet Topal'ı oyundan alarak adeta intihar eden Rijkaard ve Leo Franco'dur.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.