Beşiktaş'ın bu sezon sözleşme yaptığı tüm oyuncular gol atmadan, kimse ikiyi göremeyecek herhalde. Dün de hesapta olmayan isimlerden biri, İsmail günü kurtardı... Başkan Demirören, İnönü'yü yeniden yaparken maçları Anadolu'da oynamayı düşündüklerini söylemişti... Bana kalırsa Doğu Anadolu'da bir şehir seçmeli... Ne kadar soğuk o kadar iyi... Hava buz gibi olunca futbolcular en azından üşümemek için koşuyor... Ankaragücü karşısında enerjik, hırslı ve koşan bir Beşiktaş izlememizde bunun da payı vardı sanırım. İlk 45'te sahayı enine boyuna iyi kullanan, çabuk hücuma çıkan, savunmasında da hata yapmayan bir Beşiktaş izledik... Hücum hattına top gönderenler ağır hareket etmeyince ligin en çok ofsayta düşen forvetleri bu defa bir kez olsun bayrağa yakalanmadılar... Demek ki ofsayta düşenden çok topu zamanında atmayanların kabahatiymiş bundan önceki tablo. Ernst ve Fink'in orta da basıp, hem rakip savunmadan çıkan topları hem de Beşiktaş defansının çıkardığı topları alması Kartal'ı ilk yarıda maçın patronu yaptı. Tello, Nihat ve Yusuf biraz kıpırdayabilseler daha ilk devre maç kopardı.
Aydın yürek hoplattı! Nihat, bir türlü istenen düzeye gelemedi, Tello haftalardır dökülüyor... Bence bu kadroda olmayı değil ancak A2 takımı hak ediyor!. Yusuf, ayrı bir hikaye... Onun gerçek futbolunu oynayabilmesi için rakibin yorgun, kendisinin dingin olması gerekiyor... Denizli de inadına 11'e koyuyor Yusuf'u, rakibin en diri olduğu dakikalarda sahaya sürüyor. Hem de böyle, fizik gücü isteyen saha şartlarında. Ne diyelim belki bir bildiği vardır. Çok koştu, çabuk oynadı, iyi pozisyonlar buldu Beşiktaş. Ne var ki maçı koparacak ikinci golü bulamadı. Bu nedenle ikinci yarı zorlandı... Ankaragücü iyi takım... Onlar da maçın hiçbir bölümünde oyundan kopmadılar. Savunmada kaleci Serkan ve Ediz müthiş oynadılar. Ceyhun da öyle... Sonradan giren Aydın Karabulut Beşiktaşlıların yüreklerini ağızlarına getirdi. Onu izlerken, acaba başkan Demirören ya da Denizli kendi kendilerine "Verdiğimiz futbolcuya bak bir de aldığımız Erhan Güven'e bak!" diye düşünmüşler midir? Her neyse... Beşiktaş, kör topal da olsa kazanıyor, yarıştan kopmuyor... Şaka maka derken, üst üste beşinci galibiyeti aldılar. Umalım ki Wolfsburg karşılaşmasında da şansları böyle yaver gitsin.