* Hakemler lige üç büyük takımın hakemi olarak başladı. Ağırlıklı olarak da F.Bahçe'yi kolluyorlar * Adamın futbol kurallarından haberi yok. Bir pozisyon 10 dakika anlatılır mı? Benim traşım bitti, Erman'ın traşı bitmedi * Görünen şu ki bu sene F.Bahçe ile G.Saray çekişecek. Beşiktaş'ın toparlanıp mücadeleye katılması zor görünüyor
_Ligde ilk 4 hafta geride kaldı ve milli maçlar nedeniyle lige ara verildi. Siz ilk 4 haftada sergilenen futbolu nasıl buldunuz? Görünen şu ki bu sene Fenerbahçe ile Galatasaray götürecek. Anadolu'dan bunları tehdit edecek bir takım yok.
Yani bunları yenebilecek bir sürü takım olabilir ama istikrar içinde maç kazanmaya devam ederek mesela ligin 25. haftasında liderlik mücadelesinde olacağının sinyallerini veren bir takım görüntüsü yok. Yoksa tek maçla Fener'i de Galatasaray'ı da her takım yenebilir. Benim kastettiğim o değil. Beşiktaş'ın toparlanması, bu mücadelenin içinde yer alması zor. Bu sene mücadele üçlü bile olmaz. Bu 4 haftanın benim için en üzücü yanı hakemlerimiz. Hakemlerimiz lige üç büyüklerin hakemi olarak başladı. Bütün maçlarda Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe kollanıyor. Kartları göstermiyorlar, penaltıları vermiyorlar, atılacak adamları atmıyorlar. Ağırlıklı olarak da Fenerbahçe'yi kolluyorlar. Manisa maçında bariz penaltı verilmedi. Ben Mesut Bakkal'ın yenilmesi iyi oldu diyorum ama bu hakemin maçı katlettiği sonucunu da değiştirmiyor. Manisa'nın çok net bir penaltısını vermedi. Manisa'nın golünü 'ofsayt' diye iptal ettiler. Semih'in son dakikalarda attığı gol tartışılır. Çünkü Alex kafayı vurduğu anda Semih ofsayt. Direkten dönen topu içeri atan adam kim; Semih.
SAHADAN ÇEKSİN Kaleye şut atılırken ofsaytta olan adam golü atıyorsa o 'ofsayt pozisyonundan yararlanıyor' demektir. Bitti, kural açık. Televizyon açık tesadüfen. Erman Toroğlu'nu şaşkınlıklar içinde dinledim. 10 dakika ileri al, geri al, Ergin Keleş'in yerde kaldığı pozisyonun penaltı olmadığını savunmaya kalktı. Adamın futbol kurallarındaki değişikliklerinden, yeniliklerden haberi yok. Çift dalmak yasak, rakibe dokunmasan dahi yasak. Bırak rakibe dokunmayı, topa dokunsan dışarı atsan yine de yasak. Arkadan dalarsan kırmızı kart, önden dalarsan sarı kart. Cezası da yazılı. Sadece serbest vuruş ya da penaltı değil. Kart cezası da var çift dalmanın. Hâlâ diyor ki kenardan dolaşabilirdi, üstünden atlayabilirdi, falan... Yok ya!.. Böyle bir yorum olabilir mi? 10 dakika; benim traşım bitti, Erman'ın traşı bitmedi. Ben de dedim ki "Bahşişi Erman hocaya vermem lazım. Sinek kaydı yaptı!" İnanılır gibi değil. En ağır cezadır penaltı. 10 kusurlu hareket. Bu 10 kusurlu hareketin dahi farkında olmayan birisi nasıl hakem yorumu, pozisyon yorumu yapar!.. Bir de 'Penaltı değil' dersin geçersin. 10 dakika ya!.. Koca bir traş boyu, ben bitirdim, gidiyordum, o hâlâ anlatıyordu, niye penaltı olmadığını!.. Tabii dediğim gibi bu hakemlerle olmaz!.. Anadolu takımlarının bir hareket yapması lazım. Birisi mesela hükmen yenilgiyi göze alıp takımı çekecek sahadan... Bu kadar bariz bir haksızlığa uğradığı zaman üst üste, cezayı göze alıp takımı sahadan çekecek. Yoksa bu böyle gidecek.
NİYE İKİ ÖN LİBERO _Galatasaray'da Bursa'dan alınan Mustafa Sarp iyi bir performans sergiliyor. Milli Takım'a seçilmeyi de başardı. Siz Sarp'ı nasıl buluyorsunuz? Milli Takım'ın yeni ön liberosu olabilir mi? Mustafa Sarp iyi de Rijkaard niye iki ön libero ile oynuyor onu izah etmek güç. Milli Takım'ın savunması sende; yedeklerine varıncaya kadar. Buna rağmen iki ön libero ile oynuyor hücum futbolunu seven Rijkaard!.. Ben 'Elano ile Arda değil', 'Mustafa Sarp ile Mehmet Topal bir arada oynar mı' diye düşünüyorum! Çünkü Galatasaray'ın en büyük sıkıntısı geriden top çıkarmak. Galatasaray'ın stoperleri iyi top çıkaran adamlar değiller. Bakma sen Servet'in ileriye çıktığına. Servet'in topa nasıl vurduğunu herkes biliyor. Bir de topu iyi çıkarma merakı yüzünden kale önünde yarattığı tehlikeleri de biliyoruz. Ne toplar kaybediyor; taca atmayı, kornere atmayı ayıp zannettiği için... Savunmadan iyi top çıkmadığı zaman ileride dünyanın en iyi adamları da olsa bir işe yaramaz. Normalde ileride rahat top alsan oyunu 30 metrede oynayacaksın. Top alamayınca 60 metrede oynamak zorunda kalıyorsun. Geriden gelip top alıyorsun. Arda öyle oynuyor, Elano öyle oynuyor, Keita öyle oynuyor. Anaları ağlıyor bunların. 60 metre içinde koşturmaktan. O zaman da 25., 30. dakikadan sonra oyun içinde dinlenmeye başlıyorlar. Halbuki geriden iyi top çıksa bu sorun yaşanmaz. Geriden iyi top çıkmayınca iki tane ön libero ile oynamanın da manası yok.