Teknik direktör Mustafa Denizli, taraftarları İnönü Stadı'ndaki şölene çağırmıştı hafta içinde. Bu kadar şut, bu kadar pozisyon ama yine gol yoktu! Beşiktaş'ta ilk dört haftada yolunda gitmeyen şey nedir? Çok basit iki cevabı var: Organizasyon yetersizliği ve kanatların zayıflığı... Şimdi Beşiktaş'ta tempolu hücum ve durmadan rakip kaleye yönelik şut atma hevesini görmek bizi yanıltıyor. Soruyorum, tek bir zekice atılmış final pası görebildik mi? İbrahim Kaş'ın maçın başındaki hareketi hariç ceza sahasına kat edip penaltı noktası yakınlarındaki arkadaşına top atmak isteyen kanat oyuncusu ve akını görebildik mi? Beşiktaşlılar'ın bunları görebilmesi için Galatasaray'da Elano veya Arda'ya, Fenerbahçe'de Alex ve Gökhan'a bakmak zorunda kalması acı! Beşiktaş şuursuzca hücum ediyor. Seyretmesi güzel bazen. Ama bu gol için örgütlenmek anlamına gelmiyor!
Kalite elbette önemli Ernst'i kenara alıp yerine Uğur'u sokmak doğru muydu? Ernst çıkabilir ama yerine girenin Uğur olması Beşiktaş'ın sıkıntısına işaret ediyor. Oysa bu yıl şampiyonluk, kadronuzda her bölgeye iki iyi adam gerektiriyor. Bir adam çıkacak ama yerine giren de en az onun kadar kaliteli olacak... l Tabata transferi dün akşam İnönü'de gördüğümüz Beşiktaş'ın tablosunu değiştirir mi? Zaten dünkü maç bir hafta önce başladı. Tabata uyduruk ikinci sarıdan kırmızıyı gördüğünde. Etik bakımdan tatsız bir manzara. Ama bu işler artık bu hale geldi ne yazık ki! Tabata'nın siyah-beyazlı takımda ne yapacağına gelince, dünkü Tello'dan farklı bir etkisi olur mu? Orası şüpheli!
10 numara lazım ama... Dün her şeyi Tello yaptı. On buçuk numara gibi oynadı. Ama oynadı da ne oldu? Hiç!.. Tabata belki topu rakip ceza sahasına dikine sokmak konusunda biraz daha etkili olur. Ancak... Şimdi söyleyeceğime dikkat edin! Beşiktaş on numara arıyor fakat on numaraya ihtiyaç duyan bir futbol düzeninde oynamıyor ki! Beşiktaş'ın kanatlarının kalitesini artırmak lazım aslında... l Sürekli puan kaybediyor Beşiktaş. Bu şampiyonluk yolunda şimdiden problem olur mu? Bunu söylemek için çok erken. Ama şu da açık, bizim ligimizde gol yememek için çalışan takım ancak berabere kalır. Alsa alsa da bir puan alır. Gol yerim ama daha çok gol atarım diyen takım ise şampiyon olur... Denizli'nin bu gerçeği görmesi gerek!