Kırk yıllık gözlem sonucunda vardığım nokta şu: Kaç milyon Trabzonsporlu varsa o kadar Trabzonspor var. Her Trabzonsporlu'nun tanımladığı, diğerinden farklı. Beklenti farklı, yaklaşım farklı. En karşılıksız sevgiden, kişisel çıkarı en yoğun içeren taraftarlığa kadar geniş bir yelpaze. İnsanın doğası bu. Diğer kulüpler için de benzer şeyler geçerli. Daha geneli, her seçmenin partisini, her çalışanın kurumunu, her vatandaşın ülkesini tanımlaması kendince. Eyvallah, yapacak bir şey yok. Peki ya kurumların kendilerini tanımlamasında bir kesinlik olmamasına ne diyeceğiz? Mesela Trabzonspor kulübünün kendini tarifinin sabit olması gerekmez mi? Öyle olmazsa ne mi olur? Kurum olur kurumsallık olmaz. Bir şeyi yaparken bir diğerinin yıkıldığını görmek, her sonraki gün üstüne bir şey katılamadığını tecrübe etmek kaçınılmaz olur. Trabzonspor'un hep yaşadığı budur işte. Başka bir göreceliliği, başka bir standart eksikliğini konuşalım. Kurumların görev verdiği elemanların görev tanımlamasındaki belirsizliği mesela Fenerbahçe, Aykut Kocaman'ı, Trabzonspor da Ünal Karaman'ı 'sportif direktör' yaptı. İki kurum, futbol kulübü olarak ne kadar benzerse, özde de o kadar farklı. Ünal ile Aykut'un görev tanımlamaları tam olarak bilinmediği için o unvanların pratikte ne kadar benzeşeceği de belirsiz. Soyadlarının 'K' ile başlayıp 'aman' ile bitmesi kadar bir benzerlik olabilir iş tanımlarında da.
Profesyonellik adımı Güvenoyu alan yönetim, profesyonelleşme için bir adım attı. Bu, eksik görevlere eleman almak mıdır yoksa bir görev devri mi olacaktır, net değil. Yönetim Karaman, Kazancıoğlu, Çuvalcıoğlu, Sümer ve Broos isimlerinin görev tanımlarını tam yapmadıkça milyonlarca direktör, milyonlarca menajer var demektir. Bırakın Trabzonsporluları, bu 5 isme "Sizin ve diğerlerinin görev tanımını yapın" desek 25 maddelik bir liste çıkar ortaya. Kurumsallaşmış bir kulüple diğerini nasıl ayırt edebiliriz? Şöyle: İkincisinde 'sportif direktör' havalı ismine rağmen bir işe yaramaz, ilkinde ise 'dportif sirektör' diye kimsenin anlamadığı bir elemanla çok şey üretebilirsiniz. Trabzonspor yönetimi, iyi bir iş yapmaya çalışıyor. Ancak zor bir sürecin işaretlerini de alıyoruz. Ya baştan net görev tanımları yapıp sınırları çizecekler ya da el değemedikleri noktaları bir süre doğal dalgalanmaya bırakıp taşların yerine oturmasını bekleyecekler. Benim bildiğim kurumsallık ilkini öğütler, ama ya birden fazla kurumsallık varsa...