Fenerbahçe'nin yeniden anlaştığı Christoph Daum, kariyerinin her döneminde adı olaylarla anılan kişi oldu. Formula 1 nedeni ile İstanbul'da bulunan ve onu yakından tanıyan Alman spor gazetecileri, onun Türk kamuoyunda bilinmeyen yönlerini anlattılar. Futbola amatör takımlarda başlayan Daum, Köln'ün 2. takımından öteye gidemeyen silik bir futbol kariyerine sahipti. Futbolu bıraktıktan sonra Köln Spor Akademisi'nde antrenörlük eğitimini alıp, 1981'de Köln Amatör Takımı'nın başına getirildi.
Schumacher etkisi Amatör takımda 4 yıl süreyle yaptığı başarılı çalışmaların ardından, Köln'ün profesyonel takımında Hannes Löhr'ün yardımcı antrenörü oldu. Bir yıl sonra Löhr'den ayrıldı. O yıllarda Köln kalesini Almanya'nın efsane eldiveni Toni Schumacher koruyordu. Toni yönetime yardımcı antrenör Daum'un bu işi yapacak çapta biri olduğunu söyleyerek, onu önerdi. Scumacher'in sözüne güvenen yönetim yeni teknik direktör aramaktan vazgeçerek göreve Daum'u getirdi. Böylece bir zamanlar F.Bahçe kalesini koruyan Schumacher, daha sonra aynı kulübü çalıştıracak Daum'un kariyerinin başlangıcında önemli bir kilometre taşı rolü oynamış oldu.
Hoeness engeli Futbolda başarılı bir oyuncu olamayan Christoph Daum, teknik direktörlüğe başladıktan sonra, egosunun yüksek olduğunun işaretlerini veren ve futbol dünyasını tahrik eden açıklamalar yapmaya başladı. Özellikle 1986-1987 sezonunda Köln ve Bayern Münih şampiyonluk için çekişirken Bayern Münih'in o zamanki teknik direktörü Jupp Heynckes için "O ancak uyku ilacı satıcısı olabilecek yetenekte, haritaya bakmak onunla sohbetten daha eğlenceli, beyninin çalıştığından şüpheliyim" şeklinde ağır sözler sarf etmesinin ardından, ZDF'de Almanya televizyon tarihine geçen bir tartışma yaşandı. Bu tartışmada özellikle egosu çok yüksek iki insan olan Hoeness ile Daum arasında yaşanan tartışma, iki futbol adamı arasındaki köprülerin atılmasına neden oldu. Yıllar sonra ise Alman Milli Takımı'nın başına getirilmesi düşünülen Daum'un kokain olayını açıklayıp Daum'u ateşin içine atan adam ise Uli Hoeness oldu. ZDF'de yaşanan ateşli tartışmada Daum çok iddialı konuşarak Bayern'in elinden şampiyonluğu alacaklarını yine tahrik edici bir üslup ile söylemişti. Daha sonra Köln'de karşılaşan iki ekibin mücadelesinden Bayern 3-1 galip ayrıldı ve sezonu şampiyon bitirdi.
Denizli ilk değil Daum, gazetecilerin ısrarlı soruları karşısında soğukkanlılığını bozmadan "Şeniden ayağa kalkarım, problem değil" şeklinde bir açıklama yaptı. Ligin finalindeki bu kayıp Daum'un son kaybı olmadı. 1999-2000 sezonunda Leverkusen 34. haftaya Bayern Münih'in üç puan önünde girmişti. Leverkusen Münih'in semt takımı Unterhaching'e 2-0 yenildi ve son hafta maçını kazanan Bayern Münih şampiyon oldu. Hepimizin bildiği gibi Daum, daha sonra Türkiye Kupası finalini ve 1 yıl sonra son hafta, Denizli'de şampiyonluğu Galatasaray'a bıraktı.
İyi antrenör ama... Daum, Almanya'da yaşadığı tüm problemlere karşın ülke kamuoyunda ve medya dünyasında herkesçe kabul edilen gerçek, onun çok iyi bir teknik direktör olduğudur. Özellikle aldığı çok iyi eğitimin yanında, kendini yenilemek için sürekli araştırması, bilimin spora olan katkısına inancının yanında, insan psikolojisini de çok iyi analiz yeteneğine sahip olması, onu öne çıkaran başlıca faktörlerdir. Ancak onun antrenman ve futbolcu yönetimi dışında Magath gibi (hem teknik direktör hem sportif direktör) iyi bir yönetici olmadığı da sıkça söylenmekte. Bu nedenle yeni dönemde Aykut Kocaman'ın varlığı önem kazanacaktır.
Alışılmadık metotlar Daum, Almanya'da alışılmışın çok dışında uyguladığı motivasyon metotları ile de diğer teknik adamlardan hep ayrılmıştır. Yaptığı sayısız grup terapilerinin yanında birçok değişik yönteme de başvurur. Örneğin kırık cam parçaları üzerinde çıplak ayakla yürümeyi başarma, yine köz halinde kömür üzerinde çıplak ayakla yürüme gibi motivasyon ve konsantrasyon metotları uygulamıştır. Bir başka bilinen olay da Köln, İkinci Lig'de oynarken oyuncularına eritilmiş mumlara ellerinin izini çıkarttırıp yemin ettirmesidir.
Medya ilişkileri gergin Almanya'da Daum'un basın ile olan ilişkileri her zaman problemli olmuştur. Daum özellikle tanımadığı gazetecilerle yaptığı röportajlarda hoşuna gitmeyen sorular karşısında tahrik amaçlı karşı soru sormayı adeta bir klasik haline getirmiştir. Karşısındaki gazeteciyi sürekli zorlar ve provoke eder. Ancak uzun zamandır tanıdığı gazetecileri uğraştırmaz ve onlarla normal konuşur. Daum'un karmaşık bir ruh haline sahip bir insan olduğu konuştuğum bütün gazeteciler tarafından söyleniyor. Özellikle de çoğu zaman bakışlarını tek bir yere sabitleyerek dünyadan kopmuş bir görüntü verip sonra aniden hiçbir şey olmamış gibi konuşmaya başlaması en bilinen özelliklerinden. Onun diğer bir özelliği de farklı mizah anlayışı.
Kortutan şaka Örneğin Köln'ün ligden çıkışı garantilenmesinin ardından futbolcular soyunma odasında Daum'u rahatlama havuzuna atarlar. Ancak Daum, sudan çıkmaz ve dipte yüzükoyun hareketsiz bir şekilde kalır. Sürenin uzamasıyla herkes bir anda paniğe kapılıp havuza atlar, bunun üzerine de Daum gülerek havuzdan çıkarak herkese bir şok daha yaşatır. İşte tüm eksileri ve artıları ile Daum gerçeği. Bakalım Alman teknik adam, Fenerbahçe'de ikinci döneminde bizlere hangi yönlerini daha çok izlettirecek.