Herkes,"Türkiye Kupası F.Bahçe'nin çeyrek asırlık hasreti. Bu maçı mutlaka almalı" diyor. Ancak bu karşılaşmanın bambaşka bir önemi var. Bu maç bir onur mücadelesinin başka bir adıdır. Milyon dolarlar ödenen futbolcular paraları ceplerine indirirken, milyon dolarlar harcayan taraftarlar, "Bu sezonu kupasız kapatmayalım" derdinde. Boşa harcanmış milyonlar, kafasına göre "kafa" atıp takımını yalnız bırakan oyuncular ve yanlış transfer politikaları bu sezonun özetini oluşturuyor. Dün gece Sivas oynadı, F.Bahçe seyretti. Sarı-lacivertlilerin top yapacak, gol atacak gücü yok, sadece savunma yapıyor. Sivas ise mütevazı kadrosuyla final için her şeyini ortaya koyuyor. Aragones'i suçlamıyorum artık. Dede ne yapsın? Eldeki malzeme bu!
Acemiler mangası F.Bahçe'ye geldiğinden bu yana, "Alkollü araç kullanırken yakalanmasının" dışında manşetlere çıkamayan Gökhan Emreciksin nerede? Vederson ne yapıyor? Sözleşmesini 3 yıl uzatan Deivid'in nesi var? Bu oyuncular F.Bahçe formasını giymeyi hak etmiyor. Bülent Uygun, hafta sonu oynayacağı ve şampiyonluk yolundaki çok önemli Trabzon maçına rağmen, bütün silahlarını sahaya sürmüş, "Ben bu kupayı istiyorum" diyor. Sarı-lacivertlilerin, "En az resmi maç oynayan ismi" Volkan Babacan, yaptığı ufak tefek tecrübesizliklere rağmen takımını kurtarıyor. Usta ayaklarından yoksun F.Bahçe, adeta bir sıra takımı görüntüsündeydi. F.Bahçe "Usta ayaklarının" sağladığı avantajı, "acemiler mangasıyla" değerlendi. Bunda Aziz Yıldırım'ın yeni transferi, "Direklerin" payı büyüktü! Eee direkler ve "orta direk" futbolcularla bu kadar. Fazlasını beklemeyin! Dün geceki takıma bir bakın. Sizce bu takım tüm sezonu oynasa ligi kaçıncı bitirirdi?