Hani diyorlar ya, Turkcell Süper Lig'in Avrupa'da bir ağırlığı yok diye. Ben hiç öyle düşünmüyorum. Elbette bir Premier Lig, Bundesliga ya da La Liga değiliz. Ama inanın, bizim ligin havası çok başka. En azından yorumlar inanılmaz. Aslında ağlanacak halimize gülüyoruz ama bunlar da gülünmeyecek gibi değil. İşte birkaç örnek: Sivasspor'u asla şampiyon yapmazlar! Niye, lobileri yok! - Ne lobisi ya, otel mi burası!.. F.Bahçe 'hayatta' şampiyon olamaz! Niye, Aragones'le yürümüyor! - Dede 'hayatta' olsa yüreyecek de, onu uyandıramıyorlar bir türlü!.. G.Saray böyle giderse ilk üçe giremez! Niye, malzeme yetersiz! - Malzeme yeterli de, yemeğe 'karışan' çok olunca 'pilav' da lapa oluyor!.. Trabzonspor toparlandı ama sonu gelmez! Niye, hemen havaya girdiler! - Erken girseler suç, geç girseler suç... Karadeniz'de ne yapsalar suç! Beşiktaş en şanslı takım! Niye, fisktür avantajı var! - Nasıl yani... Herkes 9 maç yaparken, Beşiktaş 3 maç kazanırsa şampiyon mu olacak!..
Anlayana ince mesajlar Bunlar kaba tabiriyle 'futbol geyikleri' işte... Ama hepsinin içinde de anlamlı mesajlar var, tabii anlayana! Aslında Beşiktaş ve Sivasspor'un bir adım önde oldukları da bir gerçek. En azından puan olarak rakiplerinden avantajılar. Hâlâ bir yenilgi ya da beraberlik lüksleri bile var... F.Bahçe ve G.Saray'dan biri, iki hafta sonraki derbinin ardından büyük ihtimalle havlu atar. Çünkü beraberlik, zirve yarışındaki rakiplerin ekmeğine yağ sürer... Trabzonspor'un ise özellikle son maçları bir hayli zorlu. Düşmepotasındaki rakiplerle oynuyorlar, son maçları da F.Bahçe'yle.. Velhasıl; İngiltere'de, Almanya'da ve İspanya'daki futbol kalitesi çok daha yüksek elbette. Ama böyle bir heyecan yaşanıyor mu sizce?