Trabzonspor'un şu anki teknik ve taktik yapısı maalesef şampiyonluk hedefi için çok yetersiz. Sezonun ilk yarısında fizik olarak zinde ancak yaratıcılık olarak eksik bir takım vardı. O takım zirvedeydi. Teknik adam başarısıydı. Ama zaman geçtikçe üste hiçbir şey konamadı, aksine geri gidildi. Bu da bir teknik patronaj sorunu. Teknik direktör Ersun Yanal'ın çift santrfor ve tek kanatlı sistemi, bir türlü üretken olamıyor. Takımda kimse bir diğerinin yapacağı hamleyi, topsuz koşuyu ezbere bilmiyor, öğrenme zahmetinde de bulunmuyor. Ne Yattara'dan ne Alanzinho'dan sabit verim alınamıyor. Ön liberolar vasat işler çıkarıyor. Savunmanın göbeğinde istikrar abidesi denen ikilide de yorgunluk ve yıkıcı hatalar başlıyor. Sadece Gaziantep deplasmanı için değil, genelde aynı analiz geçerli bordo-mavililer için. Devre arasındaki hazırlık maçlarındaki görüntü ile ligin ikinci yarısı bire bir tutuyor. Yanal'ın da en ufak bir el değişi söz konusu değil. Alternatif oyuncu ve kadro zenginliği hazırlamada ligin en becerisiz teknik adamı.
Yanal çözüm bulamadı Trabzonspor'un dün pozisyonu yok muydu, çok vardı. Son dakikada direkten dönen top gol olsa puan da alacaktı. Ancak sahadan işine yarayacak bir sonuç çıkaramayacağı daha baştan belliydi. Bekledim ki Yanal bu kez farklı bir şey yapsın, daha 15. dakikada oyuna müdahale etsin. Mesela çok kötü başlayan Hüseyin'i kenara alıp Selçuk-Colman çift ön libero, Yattara-Alanzinho ile iki kanat kullanılıp geniş alan ve santrforlara pozisyon yaratmak düşünülebilirdi. Koca Trabzonspor'u sadece Selçuk'un duran toplarına bırakmaktan daha onurlu bir yol bulunabilirdi. Trabzonspor, teknik kapasite olarak eksikleri olan kadrosuna ve oyuna elini değemeyen teknik ekibine rağmen şampiyon olabileceği bir sezon yaşarken aniden Avrupa bileti alamama tehlikesi doğdu. 5 maçta 3 yenilgi, 11 kayıp puan. "Yarıştır, doğaldır" demekten başka ne gelir elimizden. Bundan sonra teknik adamın, futbolcunun yapabileceği bir şey yok. Görev yönetimde; yükselen marka değerini her şeye rağmen koruma adına.