2000 yılındaki UEFA Kupası finali öncesi bir TV kanalı Londra'ya muhabirini göndermişti. Final maçı için bilet alan Arsenal taraftarıyla röportajlar yapılmıştı. Yanıtları duyunca çok şaşırmıştım. İçeriğine değil diline şaşırmıştım. Çünkü cevapların çoğu Türkçe idi, "Galatasaray iyi takım ama bu kez kupayı biz alacağız" diyorlardı. Meğer Londra'da Türkiyeli ve Kıbrıslı Türklerin yoğun yaşadığı bir semtin takımıymış Arsenal ve taraftarlarının önemli bir bölümü de Türk'müş. O zaman ülkenin algılaması, uluslararası maçlarda her Türk'ün Türk takımını tutması yönündeydi. Gerçi bugün de, ben dahil çoğunluk böyle düşünüyor ama karşıt görüşe de saygı duyulması gerekiyor. Hamburg Fenerbahçeliler Derneği Asbaşkanı Himmet Keklikçi, "Hamburg'ta yaşıyorum ve Hamburg'u destekliyorum. Galatasaray'ın UEFA Kupası'nı alması işimize gelmez" dediği için istifa etmek zorunda kalmış. Galatasaray'ın UEFA Kupası'ndaki başarısı ülke sıralamaları için önemli ve Türkiye'ye puan kazandırıyor. Ama buna rağmen Hamburg'u tutmak isteyenlere, tutanlara da hoşgörü göstermek gerekiyor. En azından düşünce ve ifade özgürlüğü açısından...