Galatasaray yönetimi her geçen gün camiaya önderlik yapmaktan uzaklaşıyor( du)... Özhan Canaydın gibi olmak istemiyorlardı belli ki. Camianın önüne geçebilmek, sözünü dinletebilmek için de "one minute" diyorlar şimdi... Her geçen gün fanatikleşen ve her maçta kulübe ceza aldıran tribünlere "Bir durun arkadaşlar" diyemeyecek kadar arkalarda kalmışlardı çünkü... Sonuç olarak 1.5 ay önce "Federasyonun ve tüm kurumlarının arkasındayız" diyen Adnan Polat, şimdi savaş baltasını çıkardı. Bildiriden ve TFF'den gelen jet yanıttan anlaşılıyor ki kapışma perde arkasında daha önceden başlamış bile... İş, mazerete kalmıştı, o da Mehmet Eren'in "puan çalan!" golü oldu. Belki Mehmet Eren'in tıngır mıngır şutu gol olmasa bu savaş perde arkasında yaşanıp sonuçlanacaktı. Ama açık savaş, köpüren tribünlerini kontrol etmek isteyen Galatasaray yönetiminin daha çok işine geldi sanki. Takım toparlanana kadar durumu toparlamak istiyorlar yani... Bu arada; TFF'nin Galatasaray'ın bildirisine yanıt vermesi de garipti. Cevap vereceğine, suçluysa cezasını kesersin olur biter. Ama hem karşı bildiri yayınlayıp hem PFDK'dan ceza vermek olmaz. Eğer PDFK bildiri için Galatasaray'a ceza verecekse, TFF'ye de vermeli! Çünkü suç aynı...